Sanık...Dudağından süzülen ıstırabı emerken Reyyandan kovuldum da, zamana çentik düştü Çığlığımı aç-susuz çocuklarla gömerken Kararan bir gün daha sükuta yenik düştü Çaresizlikten değil, değil öfkem hıncımdan Yine bir ’hiç’ doğarsa, korkuyorum sancımdan Kör ve sağır insanlık gülerken, utancımdan Saklandığım gözlerin, tarihe tanık düştü Yozlaşan döngülerden olsam da el’ân bizar Kessen damarlarımı oluk oluk aşk sızar Yorgun ve mahzun kalbim yenilgilere mezar Mübtezel ahvâlimin şerhine panik düştü Bilsen neler gömülü dünyanın avurdunda Baksana etrafına tek misin dert yurdunda Sonsuzluğa uzanan ne hayaller kurdun da Nimet dolu vâhandan payıma yanık düştü Susuz kuyu başında Yusuf umudu uğraş Öldüm mü ki çıkmıyor gözümden bir damla yaş Nasılsa unutulur, nedir bu sahte telaş Serzenişler duygusuz vicdan bir anlık düştü Arz-u hâle ne gerek, kaleme düşmez beyân Öylesine savruğum ve öylesine üryan Bağrında uyumaya kurak toprak arayan Son yağmur damlasıydım, kayıtlar sanık düştü .... |
Emeğine
Sağlık
Selam Saygı Sevgi Sabır ve dua ile
ALLAH c.c. emanet ol.