SÖYLEYENLERİN YALANCISIYIMDuydum ki; Benden sonra yağmur olup yağamamışsın başka çiçeklerin özüne halbuki ne de severdin her çiçekten bal almasını. Rüzgarın götürdüğü yerde tohumlarımı saçarım demiştin aldığım kadarını bulutların hüzünlerine boyarım ah’ları yağmur gibi geçmişe savururum demiştin olmadı mı hayırsız. Duydum ki; Peşimden en kıymetli küfürlerini boş arazine ekiyormuşsun tapusunu aldığın her yüreği paslı bir kasaya kitliyormuşsun ama en çok da beni bekliyormuşsun nadide bir taşını kaybeden sarraf misali saçımın her teline bir ömür vermişsin ya geri dönüş yollarıma teller örmen bu yüzdenmiş meğer. Beni hiç mi sevmedi? demişsin.. Şahit olun ey gecenin gözleri ve siz her an yere düşecekmiş gibi göz kırpan yıldızlar sizlerde şahidim olun ki ben bu adamı sevmiştim.. Sevda neydi çılgınca akan bir nehir için derseniz götürdükleriydi derim.. Kalan, her ne hatırlarsa hatırlasın asıl giden götürür her bir kenar taşını anıların gerekli gereksiz ne varsa katıp taşı toprağa denizle buluşma noktasına kadar yalpalamadan bir sarhoş gibi sindire sindire götürür ve ancak orada boğulur yeni bir başlangıç yapana kadar.. Ayvazım DENİZ |
hüzün gibi düş kırıklığı, özlem gibi şeyler de verir.
Geçmişi özleriz ama,
aslında özlediğimiz,
o sadece bizde yaşayam masum sevdamızdır.
tebrikler canım,
çok beğendim,
çünkü içindeydim şiirin.
sevgimle..