Laf olsun!
Baktım da dünya gözüyle dünyaya;
Hayalmiş, gölgeymiş. Vay anasını be! İki günde nasıl değişirmiş, Laf olsun diye değil, Cumartesi-Pazar, günler bu! Yüzyılın küfrü nasıl sıkışırmış, Gündüzler, gecelere koşturur da; Garipler kıt kanaat yetişirmiş. Hüzünleri geçirirken, düğünlere erişilmiş, Sor ki; bu ihtiyar görmüş, Bu ihtiyar ermiş. Laf olsun işte; ’Sözde’ bahtiyar olmuş. Hey gidi kıymeti düşmüş hayat, Hey gidi kıyameti görmüş kafam, Güneş, umut diye tayin olsa üzerimize, Dinle paşam dinle; Damla ile yağmur, gök gürültüsü, Bak hele sen! Bulut geçiyormuş. |