Üniversite belki okuyamayan için bir ukde olabilir ama radikal bir yönü yok aslında. Ben hiç bir şey anlamadım üniversiteden zaten hem okuyup hem çalıştığımdan keyfini de pek çıkaramadım o yılların.
Baba mesleği tekstil yani mensucat yani dokuma. 1952 yılında başlamış peder mesleğe. malatyada sümerbanktan sonra dokumayı ilk yapan bizim ailedir.Ben beşikte yatarken dokuma tezgahları ninni gibi gelirmiş bana makinalar susunca ben uyanırmışım. Yani hem dokuma hem okuma bir arada yürüdü hayatta
Lisede edebiyatı hiç sevmezdim zaten teknik üniversitesi mimarlık bölümünü bir buçuk puanla kaybetmeme sebep de edebiyattır fen puanlarmı yiyince soluğu ist. üniversitesi iktisat fakültesinde aldım.
Kadere bak ki kendimi edebiyatın yani şiirin içinde buldum olabildiğince tabi.
Velhasılı kelam en iyi üniversite yine de hayat üniversitesidir bunu ben sultanhamam piyasasında öğrendim...

Selam Dua ve mıuhabbetle...

EYV. Erol kardeşim sağo varol...

Haklısın Muharrem kardeşim seneye inş yine Ankarada olabiliriz kısmet olursa ama şiirde yazdığım gibi başka bir kırk yılı bırakın on yıl olur mu onu Rabbim bilir. Ama gönlüm şair ve şair yüreklilerle olacaktır.
DUA İLE...

"...balık da çakma Levrek çıktı..."

Olur da bu kadar olur yani.

Rabbim SAiRAGAMIN SABRINI SINIYOR galiba. Neticesinde de büyük mükâfaat olsa gerek. :)

Her gün siir yazilmaz. Zaten hergün yazilana da siir denmez aslinda SAiRAGAM.

Bakmayin bize. Biz sizin Kadar üretken olamadigimizdan kendimizi yazdiklarimizla teselli ediyoruz.

HAYIRLI GECELER...

Bu yazdıklarında eğer kafiye olarak varsa sanırım daha hece şiir yazmamam lazım:)) her tür kafiye var ben içinden çıkamam en iyisi serbest yazmak galiba ne kafiye ne uyak yorumlar olur kıyak:))
Dedim ya bu şemsiye işi ile şiir bir arada yürümüyor.
Hayırlısı diyelim.
Bu arada balık da çakma Levrek çıktı , eeee söylersek öyle olur tabi:))
Hayırlı geceler tekrar...

vallaha da sucum yok billaha da SARAGAM :(

Teknik arizaya da pek benzemiyor artik :)

Geçti gençlik çağı kemale erdik.....................er
O günler değişmez hep kalır derdik...............de......burasi mi acep?
Tırmandık yokuşu son düze girdik.................gir
Başka düz yol var mı talan ömürde

dokundugum dallar kuruyor mu ne?

Sözün bittigi yerdeyim Agam.

IZGARA BALIK keyfini yalniz yaparsaniz olacagi buydu. Biz de burada yutkunduk durduk tabi :))

Herseye ragmen HAYIRLI GECELER diler, selam ve SAYGILARIMI SUNARIM muhterem Agabeyim.

"Mutluluk denilen taksit taksitti"

son bölümde düzeltme yaptığımı sanıyorum yoksa yine göremdiğim bir hata mı var yine?:))

Belirtmeye gerek görmeyecek Kadar tahminimden emindim Agam.

SAGIMI SOLUMU bazen karistirsam da siyah pantolonlu kisinin siz oldugunuzu hemen farkettim. iNSAN cok degisse de BAKISLAR pek degismiyor.

Bu bakislarin sahibini gözüm kapali tanirim :))

Zaten BIYIKLAR da ben buradayim diye CAKA satmakta üstelik.

Ayricaaa, genclik yillariniza ait bu ilk gördügüm resminiz degil ki.

iSPANYOL PACA'NIN moda oldugu günler.

Hey gidi o günler.

O günlerde ben KISA PANTOLONLA geziyordum büyük ihtimalle.

Siz ona YAMALI DON da diyebülürsünüz :))

Selam ve hürmetler...

Dört kişinin ortası boş kalır Gardaş ya bak iyi tahmin etmişim politik cevabı:))
en sağda olan benim...Anadolunun bağrından kopup gelmiş yağız delikanlıyı tanıyamadın:))

ortadaki tabi :))

Oldukça politik bir karar sağdaki mi soldaki mi onu belirtmemişsiniz:))
Ben 74 de İstanbul üniversitesi iktisat fakültesinden mezun oldum.
Sayın Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül ile aynı dönemde. o öğlenci be sabahcıydım. yani tek numara çift numara olarak.
O dönemlerde karşık görüşlerdeydik o sebepten bir samimiyet olmadı:))

ve resim o eski Türk filimlerde ki yılları hatırlattı bana ve 4 pırlanta sevgi dolu dostluk bunun mutluluğu tarif edelebilir mi bilmiyorum ...

Keşke bende okul arkadaşlarımdan bir tanesini bula bilsem Ankara da her yıl buluşulur kırk yıllık dostlarla buluşmak çok zordur hocam tercihiniz bence çok doğru olmuş kalemin o kadar güçlü yazmış ki fon yanında gölgede kaldı Sanırım bende bu sana gelemiyorum ...

Evet aynen öyle Remziye hanım. Kısmet olursa 17-18 mayısta toplanacağız İğneada'da Bu sebepten de Ankara toplantısına katılamayacağım ora daha ağır bastı başka kırk yıl yok malum:))
Yesterday şarkısı da fon da güzel olmuş sanırım.
Selam ve sevgilerimle...