Senden daha garip olan bilmem ki kim varEy can Yıllara sâri susarsın Bilmem ki ah u zarını kime saklarsın Nadiren baharsın, ekseriyette hazanlasın O kadar yalnızsın ki zemherinin bağrında yatansın Bir garip görsen İçin kan ağlar, gözlerin akar Senden daha garip olan bilmem ki kim var Sualler beni yorar, düşler uykumu bozar, kim anlar Vakfedilen hal ihsan ve sadakatten uzaksa can yanar Ne gece, ne gündüz Senin gönlünde dere, tepe düz Her dert ve cefa refikin oldukça, bana güz Gülmedin dünyada, güldürmedin şevk mi sana küs Faniyiz ve fakat şevk ve muhabbetle O’nu anarız biz Ne meczup Ne de mecnunsun Med cezir misali belirsiz bir yolcusun Niçin bu kadar bitap ve yorgunsun, aşktan uzaksın Sevdası olmayan nefesin vicdanında titreyen korkusun Ne söylesem Birde kendime nazar etsem Kırık aynanın her halinde hülyadan geçsem Düşleri derlesem, umudu biçsem, kul olmayı seçsem O’nun aşkıyla her anımda inlesem, feryat edip göçsem Beşer beş paralık Ne hikmetse çakasından geçilmiyor Attığı nara ve kahkahalar yeri göğü inletiyor Mahzun ve çilekeş kimi görsem garip şekilde bakıyor Görünen insan mı, yoksa leş kargası mı izanım şaşırıyor Ey can sen, sen ol Tasattuk ve varlığından geç İnsanlaşma sürecinde oyalanma azmi seç Akla itibar edilir, ahlakilik bakidir, edepsiz sefildir Her varlığını ve salahiyetini O’nun rızasına adanmaya geç Mustafa CİLASUN |