Say
Elime tutuşturduğun bu hiçliğin,
Yüreğimi öldürürken bıraktığı sızıyı atsam denizlere. Sonra bir gemi olsam, gitsem… İçinde ki kıyılara kaç kez vurdu dalgalar haberin var mı? Saydın mı kaç fırtınaya teslim oldun? Kaç hayali batırmak zorunda kaldın derinlerine…? Ardından el salladığın sandalların kaçı alabora oldu saydın mı hiç? Ya inatçı rüzgarları… Yokluğun bu sularda boş bir ufuk kadar anlamsız. Limansız. Hırçın içimde ki sözler. Ki dalgalanmadan durulmaz deniz. Sen ki içimde ki gel git sevda. Saydın mı hiç, kaç kez gittin? |
Engin görüşünüz ve usta kaleminizle
insana dair en hassas bir duyguyu
yakalayıp onu çok güzel bir şekilde
şiirleştirmişsiniz.
Sizi tebrik eder
başarılarınızın devamını dilerim.