VAY GÖNÜL!
Kirli beyaz döşeğe boylu boyunca yatıp
Alnından soğuk terler dökeceksin vay gönül! Hırıltılar içinde canı boğazdan atıp Bakışını tavana dikeceksin vay gönül! Önce göz görmez olur sonra kulaklar sağır Kalp seslerin kesilir elin ayağın soğur Dil içeri çekilip kaçarken ağır ağır Tövbe kapılarında çökeceksin vay gönül! Bir film şeridi gibi geçmişini izlerken Sarsıntılar içinde hücrelerin sızlarken Ruhun asli yurduna dönüşünü gözlerken Azrail’in nazını çekeceksin vay gönül! Açık gözün yumulur bağlanır çene/ bacak Bedeninin üstüne yerleşir demir bıçak Acılı ağıtlarla çalkalanırken ocak Kıyamet gömleğini takacaksın vay gönül! Eğlenceye gark olmuş musalladaki sanık Pabuçların kapıda bekler yeni bir konuk Geride odan kalır şuuru kayıp tanık! Rabbinin huzuruna çıkacaksın vay gönül! Mahalle camisine salâ sesi sinerken Dört tekbirin ardından omuzlara binerken Cenazen gömülüp de herkes geri dönerken Başının çaresine bakacaksın vay gönül…!!! ASİYE ALEV AKBOĞA Şiirimi yorumlayan değerli Ali Topsoy Beyefendiye sonsuz teşekkürlerimle... |
Güzel şiirinizi gönülden kutlarım
selâm ve duam ile