Uçsam Şiirimle Sonsuzluk Ülkesine
Hayâli de olsa
Uçsam şiirimle sonsuzluk ülkesine Susamış ruhum yıkansa âb-ı hayatla Susamış ruhum yıkansa ikliminde Mahkûm olsam o sırlı sesine Biliyorum rastlamadı mâsiva bir eşine Takılsam serçelerin kanatlarına Kabul olsa duam şu ânın hatırına Hangi kelimeyle arasam Hangi kelimeyle anlatsam Hangi ruh haliyle boyansam ikliminde Hangi duâyla kapatsam gözlerimi.. bulurum Sen’i? Ve sonra ismini yazsam gökkuşağına (...) Gökkuşağı: Hisli bakışların aynası Aksa kan gibi damarlarıma sevgin İnsem ruhunun derinliklerine Dolaşsam senli sözcüklerin ülkesinde Dursam ay ışığının gölgesinde Yıldızların neşesinde Yalnızlığın eşliğinde Karanlığın pençesinde Ve gecenin kalbinde Gördüğüm aşinalık; Ölüm hayatın merkezinde, Kabirler yaşayanlar şehrinde Bir sükût Bir sükût Sen’i dinleyen, sessizce yerinde Şimdi Çarparmı kalbim, ruhumun sînesinde Ey rüzgâr, eser misin bir kez daha Selâm götürsen aşkın başkentine Düşüncelerim çiçekleniyor; Yaprakları kanatlanmış (..) Hayâl bidayetinde bir estantaneydi bu Ölümsüzlük filminin bir fragmanıydı Hayâli de olsa Uçsam şiirimle sonsuzluk ülkesine Mart 72014 F Selçuk Soylu |