çoktan seçmeli hayat gibi çoktan gitti yar
hayrettin taylan
Gitti ! Her güzelinin bir kusuru var , ayrılığın küsuratı bana kaldı Söndü! Ateş söndüğünde ,söndürüyorum hayalleri, gerçeğine kül, gelişine gül oluyorum Acıdı ! İrtibatı keselmiş bileklerde kestim ayrılığın acısını bileninden , bilinmeyene doğru Bekledi! Hevanın havasında Bir Ömrün güneşinde, bir sözün harfinde Kaldı! Yarım ve yarim kalmış sözlerin , aşkların, bakışların, gelişlerin ortasında Döndü! Kaderin başının döndüğü zamanlara, kederin ayıktığı anlara, zamanın duruşuna İstedi! isterik sızılarla, hissi yayılışlarla aynı anın, aynı demin sıcağını İzledi! uçarı zamanın kanatlanışını, aşki gözlerin kapanamayışını bir de nemli gözlerimi Sildi! Ağlamayı ağlatan, gülmeyi güldüren, anları anıtlaştıran silinmezleri Düşledi! Yontulmış çağı, yaşanmamış anların tufanını, bir gün dönüşlerin seyrini Topladı! Can kırıklarıyla, an sızılarını, aksın dansında etikleri, ona ettiklerimi onayladı! Simyacıların dersinde metafiziğin sondan sonra ona kalışımı Anladı! vefasızlığın sırrında ifşa edilmiş bilinenleri, izleğinde kalan durulanışımı Çevirdi çevrili , çeperli, hünerli,insanlığımızın son numarasını algıladı ! Hazı anlamlaştıran, egoyu istifleyeceğini, öylece duruşumda kaldı Kaldı! Güneşin şafağı sevdiği gibi, gecenin yıldızı beklediği gibi, dağın sisle koklaşmasında İstedi! Bekleyişin sonunu, ömürde bir gelen büyülü aşkın her şeyini Dokundu! Çözümsüz problem gibi yar kağıdıma, sızılı su gibi gözyaşlarıma Kaldık! Öylece, ölümsüzce, ölüyü ağlatan çok manalı, çoktan seçmeli hayat gibi |