Söylediklerinizi duyurmak için kimseyi kolundan tutmayınız ; zira insanlar sizi dinlemeye arzulu değillerse, onları tutacak yerde çenenizi tutmanız daha hayırlıdır.-- chesterfield
ummueytem
ummueytem

ADAM GİBİ ADAM ERDOĞAN

Yorum

ADAM GİBİ ADAM ERDOĞAN

( 18 kişi )

21

Yorum

18

Beğeni

5,0

Puan

3483

Okunma

ADAM GİBİ ADAM ERDOĞAN

Sen dik dur ha eğilme! ağrımasın hiç başın,
Milyonlar seninledir sevinçten aksın yaşın,
Sevdan santimle değil yüzmilyonlarca arşın,


Şairlerin gönlünde kalbe gelen ilhamsın,
Şiiirin mucizesi adam gibi adamsın.


Vatan millet uğruna giydin ateşten gömlek,
HAKKA şükür güçlendi bükülmeyecek bilek,
Etrafında nur gibi binlerce dua dilek,


Biz senin cemaatin sen en büyük imamsın,
Verdiği sözü tutan adam gibi adamsın.


En mükemmel işleri güzeli senle gördük,
Alnımız göğe erdi sefayı senle sürdük,
Şükür Elhamdülillah muradımıza erdik,


Cennetlerden hediye gönderilen bayramsın,
Hakkı hukuku bilen adam gibi adamsın.


Tarih seni altınla saf elmasla yazacak,
Sen varsın ya bizinle HAK batılı ezecek,
Beraber yürüdüğün halkın senle gezecek,


Anadolu tüvaldir sen en mahir ressamsın,
Duamızın kabulü adam gibi adamsın.


Şad ettin anadolu en başta istanbulu
Aydınlandı vatanın karanlık kalmış yolu,
Halkının biriciği HAKKIN sevgili kulu,


El açtım yaradana duadaki sedamsın,
Sen gözümüzün feri adam gibi adamsın
Şehristan





Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (18)

5.0

100% (18)

Adam gibi adam erdoğan Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Adam gibi adam erdoğan şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ADAM GİBİ ADAM ERDOĞAN şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Sima-i HayaL
Sima-i HayaL, @sima-ihayal
7.6.2014 21:34:14
Merhaba ŞeHRiSTaN இܓ

Abartmayin rica ederim.. ;) இܓ

இܓ

Dehri arasan binde bir âdem bulamazsın
Âdem görünen harları âdem mi sanırsın இܓ

*Z.Paşa*

Chp'li Vekiller: ''Bize Adam Diyemezsin,Biz Adam Değiliz'' :D ...;))
► 1:06► 1:06
www.youtube.com/watch?v=Z8V5_d1mmcE
20 May 2014 - Antisiyonist Cihad Erleri tarafından yüklendi
Adama Olmadığını Söylemediğiniz Kalmıştı,Biz Biliyorduk Demek Ki Kendinizde Biliyordunuz... :D Facebook ...

இܓ

Zenaat gelir geçer sanat bakidir
dik durur eserin uzun asırlar
bağlar yine aynı ile vakidir
ayağın altıda bazı nasırlar

sırtına giyin bir derviş hırkası
isabet sözlerle şişir karkası
şiire başlarsan gelir arkası
herkese pek malum olmaz bu sırlar

eserin örnektir ileri devre
bu işte nitelik sonraki evre
ilham verir sana yeşil bir çevre
ve hatta bahçede biten mısırlar

nicelikte şiir olsun treyler
belki ulu mevla bizi pir eyler
esasen temelde korkan bireyler
verimsiz bir tarla kadar kısırlar.. இܓ

இܓ இܓ இܓ … ;) இܓ




இܓ ALLAH ve Hâdiseler Karşısında Peygamberâne Duruş இܓ
Sızıntı / Başyazı - Temmuz 2009

Kendini Hakk'a adayıp da Allah'a dayanan insan, yürür vazife ve sorumlulukları istikametinde dönüp arkasına bakmadan. Bilir o nasıl bir kuvvete dayandığını ve kimin hesabına hareket ettiğini. Emindir hedefinden, yürüdüğü yolun doğruluğundan ve yol boyu bir lâhza olsun yalnız bırakılmadığından/bırakılmayacağından. Bu itibarla da o, hiç mi hiç fikrî, hissî dağınıklığa düşmez, teşevvüş ve tereddüt yaşamaz; mükellefiyetlerini derin bir şuur ve hassasiyetle yerine getirmeye bakar; sonra da ciddî bir iç huzuruyla neticeyi Allah'tan beklemeye koyulur; koyulur ve şe'n-i rubûbiyetin gereklerine karışmamaya fevkalâde özen göstererek hareket ve faaliyetlerini sadece ve sadece Hak hoşnutluğuna bağlar. O'nun rızasını, "olmazsa olmaz" bir esas kabul ederek elinden geldiğince bunun dışındaki bütün değerlere karşı kapanır ve sürekli nefsinin isteklerinden uzak durmaya çalışır. Bir gün gidip yollar bütünüyle sarpa sarınca ve ufuklar kararıp her yanda telâş ve endişe uğultuları duyulunca da, ne yürüdüğü yola kahreder, ne panikler ne de geriye döner; "Hakk'a dayanır, sa'ye sarılır, hikmete râm olur" ve Hz. Nuh gibi, "Yâ Rab, yenik düştüm; nusretinle teyit et."1 der ve bütün samimiyetiyle O'nun hıfzına, riâyetine sığınır ve O'nun lütfedeceği çıkış anını ve çıkış noktasını beklemeye koyulur.

Hak yolunda bulunmak, herkese Hakk'ı anlatıp Hakk'ı duyurmak ve yoldakilere yol âdâbıyla alâkalı rehberlikte bulunmak bir ibadet olduğu gibi, her şeyi Allah'tan beklemek, beklenmesi gereken hususlarda zamanın çıldırtıcılığına karşı dişini sıkıp sabretmek de bir ibadettir. İnsan bazen, daha ilk hamle, ilk hareket ve ilk şahlanışta hemen tevfîke mazhar olur ve aradığını bulur. Bazen de bir ömür boyu küheylan gibi koşar durur da, görünürde hiçbir şey elde edemez. Ne var ki o da sonuçta sabrıyla, ikdâmıyla ve niyetiyle kurtulur...

Bazen dünyevî hâdiseler ve dünyalılar yol vermezler insana; bazen de başa gelenler, altındankalkılmayacak şekilde çetin cereyan eder; eder de yıllar hep Muharrem gibi gelir geçer ve yollar gider Kerbelâ'ya takılır. Ne var ki, Hak'tan fermanlı gönüller, görüp duydukları bu şeyler karşısında ne sarsılır, ne sendeler ne de tereddüde düşerler. Her hâdiseyi, müteâl iradenin bir muamelesi kabul ederek, başa gelenleri imtihan sayar, imtihanları tevekkül ve teslimiyetle göğüsler, yolunu kesen töre bilmezlere insanlık dersi verir, her hareket ve davranışını, ötelerden gelen emirlere uyma inceliğiyle değerlendirir, bir gözü kendi tavırlarında, diğeri o müteâl kapının aralığında yürür himmetini dağıtmadan yücelerden yüce hedefine doğru –Hak rızası olan o hedefe canlarımız kurban olsun– ve hayallerini bile her zaman pâk tutar ağyar düşüncesinden.

İşte bu çerçevedeki bir sadakat erinin sevda ölçüsünde tek bir derdi vardır; o da, herkesin Allah'ı bulup O'na yönelmesi, değişik kulluklardan kurtulup sadece O'nun bendesi olması. Dur-durak bilmeden dolaşır çarşı-pazar ve sesi-soluğu gönlüne tercüman, bozulmamış her vicdanın kabulüne açık bir üslûpla sürekli inler durur; inler durur ve önüne gelen herkese:

"Vatandaşlarım, gelin yalnız Allah'a ibadet edin; edin ki sizin O'ndan başka ilâhınız yoktur. Bunu yapmazsanız müthiş bir günün azabının gelip tepenize ineceğinden korkarım."2 (Bu iniltiler, Nuh Nebi'ye ait nevhalardan sadece bazıları...)

"Ey kavmim, sadece ve sadece Allah'a kullukta bulunun; sizin O'ndan başka bir mâbudunuz yoktur. Hâlâ O'na karşı gelmekten sakınmayacak mısınız?"3 (Bunlar da Hûd Peygamber'in çığlıkları...)

"Ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim; şimdi Allah'a karşı gelmekten sakının da beni dinleyin! Ben bu hizmetimden ötürü de sizden herhangi bir ücret istemiyorum. Benim ücretimi verecek olan Rabbülâlemin'dir."4 (Bu samimî ifadeler de o adanmış ruhların müşterek beyanı...) der, her zaman gönlünün nağmelerini duyurur ya da duyuranların yardımına koşar; koşar da: "Ey kavmim, uyun o elçilere, uyun ki, hizmetleri karşılığında sizden bir ücret istemiyorlar ve kendileri de dosdoğru bir yoldalar. Hem ne oluyor ki bana, ibadet etmeyeyim o beni yaratana? Ve zaten hepimizin dönüşü de O'na. Ben, Cenab-ı Hakk'ın hakkımda takdir ettiği hiçbir musibeti benden uzaklaştıramayacak olan ve bu hususta şefaatleri de bir işe yaramayan, nihayet beni kurtaramayan kimseleri mâbud edinir miyim? Edinirsem, o zaman apaçık bir sapıklık içindeyim demektir. Şimdi iyi dinleyin; ben o herkesin Rabbi Rabbimize iman ediyorum." der ve ardından ona, "Haydi buyur Cennet'e!" fermanı gelir (şehit edilir). O ise (derin bir civanmertlik hissiyle) "Âh keşke halkım, Rabbimin beni affedip ikramlara mazhar kıldığını bilselerdi!"5 şeklinde mırıldanarak, Allah ve onlar karşısında tavır ve duruşunu ortaya koyar. (Gökte meleklerin soluklarına denk bu gönül çığlıkları da, menkıbelerin "Habibü'n-Neccâr" diye naklettiği koçyiğite ait.)

Bir de Firavun hanedanı içinde meçhul mü'min vardır ki, ben onun o gürül gürül sesini ne zaman duysam yüreğim hoplar. Bu aslan yürekli yiğit: "Ne o, yoksa bir insan (Musa Aleyhisselâm) Rabbim Allah'tır dediği için onu öldürecek misiniz?"6 diye söze başlar.. en beliğ nasihatlerle insanî duygu ve düşünceler üzerinde sûr sesi gibi tesir icra edecek beyanlarda bulunur.. sinelere haşyet salar.. bazı ruhlar üzerinde korkunç bir ürperti, bazıları üzerinde de inşirah hâsıl eder.. ve sonra da söylemesi gerekli en önemli hususu yiğitçe haykırır: "Şüphesiz, sizin beni tapmaya çağırdığınız putların, böyle bir çağrıya değer hiçbir yanları yoktur. Hepimizin dönüşü Allah'adır (ve o gün) haddi aşan mütecavizler Cehennem'i boylayacaktır. Zamanı gelince benim bu söylediklerimi hatırlayacaksınız. Artık ben şimdilik işimi Allah'a havale ediyorum; şüphesiz Allah kullarını görüp gözetendir."7 ifadeleriyle de sözlerini noktalar.

Onun/onların bu çerçevedeki civanmertliklerine bazen dalâlet ve sefâhet diyen, bazen onları yurtlarından yuvalarından çıkarma ile korkutan, bazen intisap edenlerin ellerini, ayaklarını kesme tehdidinde bulunan, bazen inananları toptan hor ve hakir gören, bazen nebilerin peygamberâne tavırlarını putlar tarafından çarpılmaya bağlayan, bazen bu mürşitleri taşa tutacaklarından söz eden ve hemen her zaman "Siz de bizim gibi birer insansınız" diyerek onları hafife alan olabildiğine azgın, küstah, saygısız, mağrur ve bencil o kin, nefret, öfke yığınlarına karşı, bu azim ve irade insanları hep kararlı davranmış ve gürül gürül konuşmuşlardır:

"Ey kavmim, eğer aranızda bulunmam ve Allah'ın âyetlerini hatırlatmam size ağır geliyorsa, bilmiş olun ki ben yalnız Allah'a güvenip dayanmışım. Şimdi siz, Allah'a ortak koştuğunuz bütün putlarınızı da toplayıp bir karar birliğine varın (varın da, yapmak isteyip yapamadığınız) şeyler içinize dert olmasın.. sonra da aman vermeyin bana, ne yapacaksanız yapınız!"8 (Bu duruş ve bu gürül gürül ses, Tufan Peygamberi'ne ait...)

"Allah bizi, sizin o bâtıl ve sapık anlayışınızdan kurtardıktan sonra kalkar da tekrar sizin o çarpık tefekkürlerinize dönersek, Allah'a karşı apaçık bir iftira yolunu seçmiş oluruz. Allah göstermesin, böyle bir şeyi yapmamız asla söz konusu değildir. Biz yalnız Allah'a güvenir, Allah'a dayanırız. Şimdi ey Rabbimiz, Sen bizimle kavmimiz arasındaki problemi çöz; hakkı izhar buyur. Sen problemleri en iyi çözensin."9 (Bu meydan okuyuş da nebiler hatibi Şuayb Peygamber'den...)

"Ben Allah'ı şahit tutuyorum, siz de şahit olunuz ki ben sizin Allah'a eş-ortak koşageldiğiniz putların hiçbirini tanımıyorum. Şimdi hepiniz birden, hem de hiç göz açtırmadan bana ne isterseniz yapınız. Ben, sizin de, benim de Rabbim olan Allah'a güvenip dayandım."10 (Bunlar da Hûd Nebi'nin tavırlarını aksettiren beyanlar...)

"Ey kavmim, şimdi eğer ben Rabbimden gelmiş delillere dayanıyorsam; O da nezdinden bana güzel bir rızk ve nasip lütfetmişse, (sizin dediğiniz gibi davranırsam O'na nankörlük etmiş olmam mı?) Hem ben sizi nehyettiğim konularda (sözlerime) muhalif hareket etmeyi de düşünmüyorum. (Aslında) benim istediğim bir tek şey var o da, gücüm yettiğince toplumu ıslah etmektir. (Bu konuda) muvaffak kılacak da yalnız Allah'tır. Onun için ben de yalnız O'na dayanıyor ve O'na yöneliyorum."11 (Bu da Şuayb Peygamber'den belâgat örneği bir ikaz...)

"Onların peygamberlere "Siz de bizim gibi birer beşersiniz" demelerine karşılık, onlar: "Evet (dediler), biz de sizin gibi beşerden başka bir şey değiliz; ne var ki Allah, peygamberlik nimetini kullarından dilediğine ihsan eder. Biz, Allah'ın izni olmayınca bir harika gösteremez ve bir mucize de izhar edemeyiz. (Bizim gibi) iman edenler sadece Allah'a dayanıp O'na güvenirler. Hem biz, neden Allah'a tevekkül etmeyelim ki, yürüdüğümüz bu doğru yolu bize O gösterdi. Öyle ise biz de, sizin vereceğiniz her türlü sıkıntıya sabredip katlanacağız. Zaten, tevekkül edenler yalnız Allah'a tevekkül ederler."12 (Bu da, Nuh, Hûd, Salih gibi yüce nebilerin o ulü'l-azmâne duruşlarından bir kesit).

İş bütün bütün tahammül-fersâ bir hâl alınca, bu defa da bütün benliğiyle Allah'a yönelir ve şöyle derler: "Ey Yüce Rabbimiz, biz yalnız Sana güvenip Sana dayandık. Bütün ruh u canımızla Sana yöneldik ve sonunda Senin huzuruna varacağız. Ey Ulu Rabbimiz, bizi kâfirlerin imtihanına maruz bırakma, affet bizi; Sen Azîz ve Hakîm'sin."13 (Bunlar da peygamberler babası Hz. İbrahim'den yoldakilere bir demet teslimiyet mesajı).

Aslında, iradeleri sağlam, duruşları da yerinde bu gönül insanlarının hemen bütünü hep aynı hedefi kollamış, aynı çizgide hareket etmiş ve aynı değerlere saygı duymuşlardır. Onların duygu, düşünce ve davranışlarında hep aynı şeyler nümâyan, mesajlarında da aynı dava ve davet birliği göze çarpmaktadır. Ayrı ayrı devir ve ayrı ayrı coğrafyalarda neş'et etmiş olmalarına rağmen, hemen hepsinin de aynı misyonun temsilcileri olduğu açıkça müşahede edilmektedir. Bunların en bariz özellikleri ise, hemen bütün faaliyetlerini Allah'ın rızasına bağlı götürmeleri, mücadelelerinde sadece ve sadece O'nun kudret ve inayetine dayanmaları ve O'nun sıyanetine sığınarak O'nun namına hareket etmeleridir.

Bu kudsîlerin asıl vazifelerine gelince, o da insanları küfür ve dalâlet karanlıklarından kurtararak imanın aydınlığına çıkarmak, ruhları uyararak gönüllere Hakk'ı duyurmak, eşyanın perde önü ve perde arkasını olduğu gibi göstererek dimağlardaki şüphe ve tereddütleri gidermek, varlığın yüzüne nurlar saçarak onun bir kitap gibi okunmasını, bir meşher gibi temâşâ edilmesini sağlamak, bir sanat eseri olarak onu yorumlayıp resmetmek, sonra da çağın idrak ufkuna göre seslendirmek ve bu fânî güzergâhı, bâki âlemlerin bir basamağı, bir köprüsü, bir mezraası, bir pazarı hâline getirmektir.

Bu hususların bir bölümünü ifade sadedinde Kur'ân, Efendiler Efendisi'ne: "Bu Kur'ân, Rabbinin izniyle insanları karanlıklardan nura çıkarman ve o üstün kudret sahibi olan, her icraatıyla övgüye layık bulunan Allah'ın yoluna iletmen için sana indirdiğimiz bir kitaptır."14 ferman etmekte ve bize peygamberlik misyonunun bir çerçevesini sunmaktadır. Bu konuda Efendimiz yalnız da değildir; Hz. Âdem'den Hz. Musa'ya, O'ndan da Hz. İsa'ya kadar hemen her nebi aynı hizmeti görmüşlerdir. Kur'ân aynı sûrede mevzuu Hz. Musa'ya bağlayarak şöyle buyurur: "Doğrusu Biz, milletini karanlıklardan aydınlığa çıkarsın ve onlara Allah'ın (gelecekteki farklı ve önemli) günlerini hatırlatsın diye Musa'yı da âyetlerimizle gönderdik."15

Gerçi, çok ciddî bir sorumluluk duygusu, sarsılmaz bir irade ve sağlam bir karakter isteyen bu yüce misyonun temsilcileri de tıpkı bizim gibi birer beşerdirler; ama azimli, imanlı, olabildiğine doğru; son derece emin, vazifelerinin şuurunda, Hak rızası konusunda fevkalâde hırslı, günahlara karşı her zaman dimdik ve kararlı.. ve insanları doğru yola çağırmayı da tutku şeklinde yaşayan farklı birer beşerdirler.. dur-durak bilmeden "irşad" der koşar, her zaman vazifelerini derin bir iştiyakla yerine getirir, bıkma, usanma nedir bilmez, sorumluluklarını fevkalâde bir hassasiyetle yerine getirmenin yanında, kat'iyen şe'n-i Rubûbiyet'in gereklerine karışmaz; neticenin hesabıyla asla meşgul olmaz, sadece ve sadece Rabb'in teveccühünü beklerler. Hidayeti de, dalâleti de Allah'tan bilir –şart-ı âdî plânında iradenin müessiriyeti mahfuz– fermanın O'na ait olduğunu itiraf eder, O'nun hükmüne ve kazasına bin can ile inkıyatta bulunurlar. Bunlar, şer'î ve tenzilî hususlara olabildiğince riayetin yanında, tekvinî emirleri görüp gözetmede de fevkalâde titiz davranırlar. Bunların; hem Kur'ân, hem kâinat, hem muhatapları hem de Rabbileri karşısında olabildiğine sağlam ve tutarlı bir duruşları vardır; bu duruş, fevkalâde "ulü'l-azmâne" ve seçkinlere has bir duruştur.

Bu seçkin kimselerin himmetleri öylesine yüksektir ki, ne elde ettikleriyle yetinirler ne de kaçırdıkları fırsatlarla ye'se düşer ve paniğe kapılırlar. Başarılarını Allah'tan bilir, falsolarını nefislerine verir, her zaman düz durur ve devrilmemeye çalışırlar. Ezkaza bir sarsılma söz konusu olursa, hemen doğrulur ve yollarına devam ederler. Ne dünyevî imkânlardan kazandıklarıyla aşırı sevinip çılgınlığa girer ne de kaçırdıkları imkânlardan ötürü tasa ve keder yaşarlar. Bütün mazhariyetlerini Hak'tan bilir ve bir yandan imtihan ediliyor olabilecekleri mülâhazasıyla tir tir titrerken, diğer yandan da bütün iyilikleri, güzellikleri O'na bağlayarak, O'nun huzur-u mehabetinde her zaman saygıyla iki büklüm bulunurlar. Onların bu sağlam duruşları karşısında da Allah, bu seçkinlerden seçkin kimseleri asla yalnız bırakmaz; onları dünyada nusretiyle teyit ederek "Yeryüzü Mirasçıları" olmakla şereflendirir; ahirette de "Cennetü'l-Firdevs"in vârisleri kılar. İşte şahidi: "Şu bir gerçektir ki Biz, Zikir'den (Tevrat) sonra Zebur'da da: "Dünyaya salih kullarım vâris olacak" (ve dünya onların rengine boyanacaktır şeklinde) yazdık."16; "İşte gerçek mirasçılar bunlardır.. ve bunlar Firdevs cennetlerinde ebedî kalacak olanlardır."17

Bu yüce kâmetlerin iç dinamikleri ve misyonlarının çerçevesi ayrı bir makaleye konu teşkil edecek kadar geniş olduğundan ve müstakillen tahlil edilmesi gerektiğinden konuyu şimdilik burada noktalamak istiyorum. இܓ இܓ இܓ

*Bu yazı, Yeni Ümit dergisinin Ekim-Kasım-Aralık 2000 tarihli 50. sayısından alınmıştır. இܓ

இܓ ÂLİ İMRÂN suresi, 61. ayeti இܓ

GÜLEN HOCAM’A ; இܓ
இܓ (IŞIK ADAM இܓ GüLiSTaN இܓ - Reşit MUHTAR இܓ | Facebook
►►
https://tr-tr.facebook.com/video/video.php?v...
Reşit Muhtar (Işık Adam). Albüme Geri Dön • Önceki • İleri • GüLiSTaN. Hocaefendi'nin Üstad'a yazdığı şiir ...

Kamil odur ki ola mahrem-i esrâr-ı kelâm. இܓ

*Ziyâ*

இܓ இܓ இܓ இܓ இܓ& இܓ

Başbakanımız Recep Tayyip ERDOĞAN …Saygı duyuyoruz… ŞİİR ve KUR’AN OKUmasını seviyorum…Siyasi muhalefete rağmen karizmatik saygın bir duruşu vardı ……. ALLAH cümlemize merhametiyle’’ muamele etsin İnşâALLAH…Amin! இܓ’’
Erol URAZ.
Erol URAZ., @eroluraz-
25.4.2014 11:17:31
Dost şairim...

Şiirin başlığını okuduğumda hiciv bekledim. Okumaya başladığımda halen hiciv mi acaba diye tereddütte kaldım. Ta ki şiirin kısa olduğunu ve yarısına geldiğim halde aksi bir söyleme rastalamadığımı farkedene kadar.

İnsanın doğru bildiğinin ardında olması takdire şayandır.
İnancının (islama, kuran-ı Kerim'e ve sünnete aykırı olmamak kaydıyla) arkasında olması muhteşem bir şey.

Şimdi başbakanımızı desteklemeyen şairlerimizin bu şiirden dolayı size hakaret etmeleri ancak o şairin acizliğidir ve tüm kalbimle diyorum ayıp...

Siz kendi doğrularınızı ve bildiklerinizi, gördüklerinizi yazmışsınız, aksini düşünenlerin de yapması gereken size hakaret değil, varsa bildiği burası şiir ve edebiyat sitesi, o da aksini en güzel şekliyle yazsın. Ha buna kapasitesi olmayanlar ancak şahsınıza hakaret etmiş.
Bu da bence sizi yüceltir.

Dost şairim, tebrikler.
mehmet yaş
mehmet yaş, @mehmetyas
23.4.2014 23:13:50
Uslupun zırvalarla zirve yapmak azminde,
Mahirane bir kalem yalakalık bezminde..
Duran kan akan kana kâr eder mi tazminde?

Sen edebi aleme hecede ilk nota'msın;
Dalkavukluk vehminde allame bir adamsın!

mehmet yaş tarafından 4/24/2014 1:42:20 AM zamanında düzenlenmiştir.
gülkurusu
gülkurusu, @gulkurusu
23.4.2014 16:50:09
kafiye örgüsü, şekil, anlam bütünlüğü, akıcılık ve işleyiş kusursuz

ayak beyitler çok hoş

muhatabı mutlaka duymalı bu şiiri

yüreğinize selam/et...
Sebahat Şahin
Sebahat Şahin, @sebahatkara
20.4.2014 18:39:12
Bakın daha şiiri okumadım

ama biliyorum ki güzel

tam yerine geldim dedirtti bile

şimdi okuyayım

Rabbim bazı insanlara özel görevler veriyor

muhakkak ki sabırda yanında olmak suretinde

daha çok güç vermesi dileğiyle diyorum

teşekkürler tebrikler:)
Bayram Ali Bülbül
Bayram Ali Bülbül, @bayramalibulbul
20.4.2014 01:24:38
şimdiye kadar okuduğun ya da rastladığım şiirlerde hep bombardıman edilmişti ilk defa şiirin ve adamın hakkını veren mısralarla karşıılaşıyorum bu millet kör değil sağır değil cahil değil sezarın hakkını sezara veriyor isterlerse yüz defa seçime gidilsin hak haktır netice değişmez
tebrikler selamlr
erbensalim
erbensalim, @erbensalim
15.4.2014 11:26:52
adam gibi adam .yunus emre.yi örnek al
hırsızlık.rüşvet.yolsuzluk .tecavüz.fuş. kasetler
cumhuriyetin kuruluşundan 2002 yılına kadar diş borç
265 mişyar dolar dı.şimdi dış borç 577 milyar dolar
bumu dediğin daha domayan cocuklar borçlu doguyor
tarih afetmez hiç hoş değil siyasi şiir
Mücella Pakdemir
Mücella Pakdemir, @mucellapakdemir
6.4.2014 16:02:52
5 puan verdi
Dosta güven, düşmana korku salan böyle bir lidere ihtiyacımız vardı. Hamdolsun ki şimdi başımızda. Herkes kıymetini bilecek diye bir şey yok tabi. Şiir olarak da sağlamdı. Tebriklerimle.
AZAP
AZAP, @azap
23.3.2014 23:53:44
5 puan verdi
üslup anlam içeriği cesaret ve açık yürekliliğine hayranım kişi içi dışı bir olmalı zira kutlarım gönül sesini kal esenlik içinde...
gelmeyenvuslat
gelmeyenvuslat, @gelmeyenvuslat
22.3.2014 01:33:39
5 puan verdi
Siyaseti hiç sevmiyorum daha doğrusu edebi saygıyı aşan tartışmaları sevmiyorum, biz de yaşımız itibarı ile geçmişte neler yaşadığımızı iyi biliyoruz, vatandaş olarak bize düşeni en akılcı yoldan yoldan yapmak görevimiz yüreğine sağlık sevgili arkadaşım selam sevgi dualarımla A E OL.

gelmeyenvuslat tarafından 3/22/2014 1:50:09 AM zamanında düzenlenmiştir.
erbensalim
erbensalim, @erbensalim
20.3.2014 19:50:22


erbensalim tarafından 3/20/2014 7:50:58 PM zamanında düzenlenmiştir.
Mecit Aktürk
Mecit Aktürk, @mecitakturk
18.3.2014 03:01:29
5 puan verdi
Bir yorumcuya "öncelkle cesaretinizi tebrik ediyorum" demissiniz.

HAKLISINIZ.

Benim cesaretli olmama gerek kalmadi. Zirâ yazdigim siirler hâlâ sayfalarda mevcut oldugundan "HAiN" damgasini da coktan yemis bir kisi olarak artik rahatim :)

Tebrik ederim.

Selam ve SAYGILAR...
zeynn
zeynn, @zeynn
17.3.2014 10:26:09
5 puan verdi
Müthiş güzeldi

Bir Tayyip Erdoğan sevdalısı olarak yazdığınız bu güzel eseri, emeği
dahası açık yürekliliğinizi tebrik ediyorum.


Görmek istemeyen gözlere, duymak istemeyen sağırlar ordusuna kalıcı bi eser bu şiir.


Yapılanları gözardı edenler acaba neyi bekliyorlar.
Hangi lider bu kadar uğraştı vatanı için...


Uzun süredir şehit kanı akıtılmaması battı birilerine iğne gibi.
Şimdilerde ortalığı bulandıranlar
ne bekliyor hayattan merak etmekteyim...


Alnı secdeye varmayan başbakan istemiyorum şahsın adına
ki bu bile yeter sevdalanmama...



Dik dur adam! İzindeyiz....




Tebrikler tekrar
günümün şiirini seçtim ben
yaban böceği
yaban böceği, @yabanbocegi
15.3.2014 21:43:46
Çürük raporu ile oğlu Bilal’i askere göndermeyen, vatan savunmasında şehit olan Mehmetçiğe kelle diyen O. Ayakkabı kutusundan çıkan paraların ne anlama geldiğini açıklamak yerine Emniyet ve Yargı sistemini hallaç pamuğu gibi atan O. Şimdi sıra Milli Eğitimde, görevinden alınan müdür ve bürokratların haberlerini alıyoruz medyadan, şahit oluyoruz yakın çevremizden. Değerli şairim hatırlayın; Recep Tayyip Erdoğan seçimlerden zaferle çıktığında, ben bana oy vermeyenlerin de Başbakanıyım derken adam gibi adamdı. Şimdi kavgalı olmadığı kim kaldı! Karşı fikirli olanlar haşhaşi, çapulcu, terörist, paralel devlet mensubu,faiz lobisi,vaiz lobsi, ana muhalefet partisinin lideri müdür, diğeri yavru muhalefet…ve daha neler, neler! Tabelalardan T.C.ibarelerini söktürdü ama son zamanlarda bu yapılanlar Türkiye cumhuriyeti Devleti ve Başbakanına karşı yapılmaktadır diyor. Sahi siz hiç O’nun ağzından Türk Milleti kelimesini hiç duydunuz mu! Alt kimlik, üst kimlik dedi! Çoğu söyleminde; alevi, sünni, türk, kürt, Çerkez, laz diyerek bir bütünü ayrıştırmanın rüzgarlarını estirdi. Güzel ülkemiz bir yangına gebe ve kıvılcımlarını çakıyor kabadayı havasıyla! Oysa bizim insanımız, şeriatın kestiği parmak acımaz diyerek devletine bağlıdır ezelden beri. Soruyorum size, sosyal barışı kim sağlayacak ve Başbakanımız adam gibi adam öyle mi! Kusura bakmayın, size katılmıyorum. Gönül dolusu selam ve saygılarımla….

yaban böceği tarafından 3/15/2014 10:25:22 PM zamanında düzenlenmiştir.
Kahraman VARDI
Kahraman VARDI, @kahramanvardi
15.3.2014 10:04:10
Şiir olarak güzel desteklemedim,desteklemiyeceğim selamlar..............
ersinbaşeğmez
ersinbaşeğmez, @ersinbasegmez
12.3.2014 12:36:02
elbette fikirlerinize katılmama imkan yok

şiirde sizin için zirvede olan

zat

benim için asla değil.

ama

şiir dilinize

kaleminize

tebriklerimi bırakıyorum
Etkili Yorum
vardaye
vardaye, @vardaye
9.3.2014 22:29:22
BU ŞİİR ONU ÖVMEYE AZ BİLE KALMIŞ İSLAM DÜŞMANLARININ KORKULU RÜYASI...
rahmiusta
rahmiusta, @rahmiusta
4.3.2014 19:13:09
5 puan verdi
Sen dik dur ha eğilme! ağrımasın hiç başın,
Milyonlar seninledir sevinçten aksın yaşın,
Sevdan santimle değil yüzmilyonlarca arşın,


Şairlerin gönlünde kalbe gelen ilhamsın,
Şiiirin mucizesi adam gibi adamsın.


Vatan millet uğruna giydin ateşten gömlek,
HAKKA şükür güçlendi bükülmeyecek bilek,
Etrafında nur gibi binlerce dua dilek,


Biz senin cemaatin sen en büyük imamsın,
Verdiği sözü tutan adam gibi adamsın.

Süper hayranlıkla okudum çokta hoşuma gitti ALLAH ilhamını bol eylesin
Tebrik ediyorum saygılarımla selamlar
Ozan İhlasi (Bekir Akbulu
Ozan İhlasi (Bekir Akbulu, @ozan-ihlasi-bekir-akbulut
4.3.2014 18:15:15
5 puan verdi
yürekten kutlarım çok güzeldi tebrikler saygılar
Ramazan AKKAS
Ramazan AKKAS, @ramazan-akkas
4.3.2014 16:10:54
tebrik ediyorum güzel şiirdi selamlarımla...
aydurmus1
aydurmus1, @aydurmus1
4.3.2014 01:14:06
5 puan verdi
Eyvallah yazılması gereken şahsa münasıb bir şiirdi.Beğenerek okudum ama okurken gözlerim yoruldu..Kırmızı fon üzerine beyaz yazı gözü yoruyor..saygı ve selamla
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.