MİLATTAN ÖNCE
Kimsenin ayağına dolanmadan
Kaldırırdı taşı yoldan. ‘Yanmasın canlar’ diyerekten Koyardı kenara babam… Eteğine değmeden Kara çalı diken Alırdı hemen yerden. Çocuklar ‘Uff olmasın ‘diyerekten Çekerdi kenara annem. Hamur bırakmazdı teknede İyice sıyırırdı ninem. Görürse ekmek kırıntısını, Üç kere öpüp başına koyar Sonra kurda kuşa atardı. Kısacası: Ekmek ana gibi kutsaldı. En çok sofraya o dolardı. Sahanda bir kap yemek Kimse kimsenin kaşığına saldırmazdı. Aç kalktığında Şükretmek sıradandı ... Girince izinsiz bağa Korkudan saklanırdık dolaba. Oysa; Bayramlarda görürdük, Üç kuruş para. Belki bütün bu anlattıklarım Milattan önceki zamanlardı. Bakın size de bir şeyler hatırlattı. Son sözüm giyotin bıçağı olacak! Birilerinin canını acıtacak. Hani? Bizler var ya bizler Hani şu dededen görmüşler. Para için alçalmadık asla! Onurumuzu satmadık soysuza... Yazan:MEHPARE GÖKÇE |
Esenlik ve mutluluk dileklerimle kutluyorum değerli dost şairim Mehpare hanım sizi. Kemal Polat