ELİSA
Çok çekme yorganını Elisa,
Biraz omzun gözüksün. Ve, Omzunun üstüne düşen, Bir tutam saçın izin ver, Gördüğün rüyanın etkisiyle, şekillenen kaşlarını izleyeyim.. Hem sen böyle daha güzelsin, daha masum.. Çok çekme yorganını Elisa, Biraz cesur uyu. Yada kalk, Anlat bize sustuklarını. Uykuya gömdüğün ne varsa, Kalk ve anlat! Elisa, gülümse biraz. Kurtar beni bu karanlıktan, gülümse. Kaçırma gözlerini, hayır! Suç senin değil elbet.. Utanma Elisa, konuş.. Parmaklarım, eğer incitmezse tenini, Bana elini ver. Elisa, gözlerinin rengini neden kana buladın? Ne bu, gözlerinde gördüğüm hüzün? Gezinen bulutlar, her an akmaya hazır gözyaşında, Neyin nesi? Elisa, sana ne oldu? Söz veriyorum, bırakmayacağım elini. Yalvarırım susma.. Solgun gözüküyorsun, Sanki, gölge düşmüş güzelliğine.. Aynalara neden dargınsın Elisa? Hayır, suç senin değil elbet! Bırak Elisa, Kırılan gururun, artık paramparça.. Hangisini toplayacaksın yerden? Hem yere eğilmişken, secdeye git.. Sahi, Ellerini semaya kaldırmayı denedin mi? Elisa, Artık üzülme.. Yalnız değilsin. Ki zaten; Yalnızlıkta, bize mahsus değil... -Elif Ağaç |
Kurtar beni bu karanlıktan, gülümse."
Sanırsam Elisa'nın yapacakları çok ağır.