Kaç gece gerekli daha , zamana bıraktığın herşeyimiz için;
......Korkuyorum, bu karanlıklar silecek aşkımızın izlerini. ..........Korkuyorum, zamansız koparacak bizi.
I- Bir zamanlar pamuk şeker tadındaki bekleyişlerle , yolunu gözlediğim ,penceremin; şimdi ,buğusunu sıvazladıkça, ellerimle, dışarıdan gelen karla karışık, intihar kokusu öpüyor yüzümün nemli duvarını. Gözlerim alevlenirken ,özlenen düşlerle kentin tüm yağmurları doluyor ,kara yuvalarıma.
ruhuma asılı her mutluluğu, nasıl yakıpta gittin acımasızca aklım ermiyor hala. Acıtıp ,incitseydin yüreğimi istemiyorum seni deyip üzüp, ağlatsaydın da
- Keşke , g i t m e s e y d i n . . .
II- Nefesimde sallanan ismine, bulaşan siyahlar yıkasam da arınmıyor ,ağlayan ruhumla şimdi. Assam da kurumuyor, nemli duvarlarımda Her gün aynı saatlerde rutubetle karışık ,hüzün kokusu sarıyor her yanımı pusuyor öylece, içimin en çoçuksu yanında.
-gülemiyorum -acıkmıyorum -susamıyorum senden sonra. Aşkınla sarhoş olup belki ,dalarım derin uykulara diye kadehimde yarım kalan şiire inat yalnızlığın kızıllığını içiyorum ,sen niyetine her akşam.
Sessizliğin en kalabalık ; bir başınalığımın en çoğul yanından bağışladığın karanlığıma, bir parça ışık dileniyorum ,içimde bağıran korkularla.
Dudaklarıma çarpan soğuk rüzgarların, kilitleyen iklimiyle , ceninler peydahlanıp düşüyor dilimin sancılarına. Nefesimden arıtamadığım isminin haflerini üflerken her birinin kulağına, bir parça umut bekliyor ,seni doğuran yanım.
Kanı ,canı çekilmeden tüm hayatımıza bağışlanan aşkın, yüzü suyu hürmetine belki diyorum b e l k i..... biraz daha ölüm kokmadan ,gözkapaklarımın iniltileri derin bir uyku olursun , ninniler eşliğinde
b e l k i.. belki , bu gece.... vurur yüzünün aydınlığı ,karanlığıma.
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
İki Kent, Bir Aşk, Alabildiğine Gece şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
İki Kent, Bir Aşk, Alabildiğine Gece şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Sessizliğin en kalabalık ; bir başınalığımın en çoğul yanından bağışladığın karanlığıma, bir parça ışık dileniyorum ,içimde bağıran korkularla.
-Keşke , duyabilseydin . . .
dilendiğin ışık kadar karanlıktasın keşkeler çarpar duvarlarada yüzüne tokat gibi gelir çarpar... bir asil tokat yersin belki en gerçeğinden en sevdiğinden...
geceyi ikiye böldüm bir yarısında anılarım vardı yitik kentimin efsunlu sokaklarının diğer yanında kendime hasbıhal haldeydim öylece mahur öylece ağlak bir halde düşlerimin süslü tarafından bakındım içli ve umutsuz gözlerimde biriken selin halini bıraktım öylece utanmadan ve unutulmamaya meyil
Kaç gece gerekli daha , zamana bıraktığın herşeyimiz için;
......Korkuyorum, bu karanlıklar silecek aşkımızın izlerini. ..........Korkuyorum, zamansız koparacak bizi.
I- Bir zamanlar pamuk şeker tadındaki bekleyişlerle , yolunu gözlediğim ,penceremin; şimdi ,buğusunu sıvazladıkça, ellerimle, dışarıdan gelen karla karışık, intihar kokusu öpüyor yüzümün nemli duvarını. Gözlerim alevlenirken ,özlenen düşlerle kentin tüm yağmurları doluyor ,kara yuvalarıma.
ruhuma asılı her mutluluğu, nasıl yakıpta gittin acımasızca aklım ermiyor hala. Acıtıp ,incitseydin yüreğimi istemiyorum seni deyip üzüp, ağlatsaydın da
- Keşke , g i t m e s e y d i n . . .
II- Nefesimde sallanan ismine, bulaşan siyahlar yıkasam da arınmıyor ,ağlayan ruhumla şimdi. Assam da kurumuyor, nemli duvarlarımda Her gün aynı saatlerde rutubetle karışık ,hüzün kokusu sarıyor her yanımı pusuyor öylece, içimin en çoçuksu yanında.
-gülemiyorum -acıkmıyorum -susamıyorum senden sonra. Aşkınla sarhoş olup belki ,dalarım derin uykulara diye kadehimde yarım kalan şiire inat yalnızlığın kızıllığını içiyorum ,sen niyetine her akşam.
Sessizliğin en kalabalık ; bir başınalığımın en çoğul yanından bağışladığın karanlığıma, bir parça ışık dileniyorum ,içimde bağıran korkularla.
Dudaklarıma çarpan soğuk rüzgarların, kilitleyen iklimiyle , ceninler peydahlanıp düşüyor dilimin sancılarına. Nefesimden arıtamadığım isminin haflerini üflerken her birinin kulağına, bir parça umut bekliyor ,seni doğuran yanım.
Kanı ,canı çekilmeden tüm hayatımıza bağışlanan aşkın, yüzü suyu hürmetine belki diyorum b e l k i..... biraz daha ölüm kokmadan ,gözkapaklarımın iniltileri derin bir uyku olursun , ninniler eşliğinde
b e l k i.. belki , bu gece.... vurur yüzünün aydınlığı ,karanlığıma.
elysa.
Sitemin ağır bastığı duygusal dizeler okuduk değerli şairemizden şiirinizi kutluyorum.Yunus diyarından selamlar.
iki kent arası kar topluyor ve zamana bırakan kent artık yüreğini mektupla gönderiyor öte ki kente ıhlamur çiçekleri de bir şişe içinde kıyına vuruyor alıyorsun oradan sarıyorsun usulca korkma diyorum korkma bir düş çocuğu doğuyor adı saklı bir merhaba oluyor..merhaba..mükemmel...
ruhuma asılı her mutluluğu, nasıl yakıpta gittin acımasızca aklım ermiyor hala. Acıtıp ,incitseydin yüreğimi istemiyorum seni deyip üzüp, ağlatsaydın da
Bir zamanlar pamuk şeker tadındaki bekleyişlerle , yolunu gözlediğim ,penceremin; şimdi ,buğusunu sıvazladıkça, ellerimle, dışarıdan gelen karla karışık, intihar kokusu öpüyor yüzümün nemli duvarını. Gözlerim alevlenirken ,özlenen düşlerle kentin tüm yağmurları doluyor ,kara yuvalarıma.
Baştan sona mükemmel duygular yaşattı hüzün deminde ki şiir