İSTANBUL
İSTANBUL
Sanki kıyıya bıraktım umutlarımı bugün, Öyle çırpınarak baktı gözlerime dalgaların, Kendime yeni bir hayat kurdum hayallerle, Sonra çaresizce unuttum eskileri . Boşver dedim . Senin hayalin benimki ile bir mi? Her metrekarene düşen aşklar acılar pişmanlıklar var. Senin acıların benimki ile bir mi? Güleceksin belki, yerinde olmak isterdim. Kessen bileklerini çıtın çıkmaz. Hep sussun istersin herkes, Hep yalnız başına kalmak. Ne isterdim biliyor musun İstanbul. Sen gülerken yanında olmak, Sen ağlarken gözyaşlarında kalmak, Öyle içten bir defa da olsa sana sarılmak… Hani sana diyorlar ya sevdiğim, Sevgili bile terk edip gidebilirdi, Oysa sen istesen de gidemezdin ki! Sen sevgiliden de öte bir şeysin, Ne terk edilirsin ne terk etmek istersin denizini. Hep kıvrandırdın aşıkları Öyle ki; susmadı yıllar yılı şairler. Yeni yeni filizler oldun toprakta yeşeren, Kışın açmaya çalışan kardelen, Acıları bastırdın göğsüne. Ardına bakmadan yürüdün dalgalarınla,, Gittiğin gidebildiğin gidebileceğin yer belliydi, Bazen üzüldün çarşaf gibi serildin. Bazen sevindin ama itiraf et: aslında sen kimseyi sevmedin! Yedi tepene sığan bir güneş, Uzanan minarelerin oldukça semaya, Sanki gökten sesleri seçiliyor. Söylesene İstanbul Ordan acılarım nasıl görünüyor? Kimi gözyaşlarını bıraktı kimi gözlerini , Kimi de aciz hayallerini serin sularına. Rüzgar duydu sesimi sus dedi. İstanbul kızacak ! Terk etti beni İstanbul. Önce gözlerim doldu Sonra unuttu! Herkes senden aldı nasibini, Kimine can verdin, kiminden aldın , Sonra bazen suçlandın. Sen ne yar, ne ana, ne sevgili. Uyu İstanbul uyu ki ; artık can yakmayasın Öyle çok ki aşığın. Gözlerimi kapattın İstanbul, şimdi senden başka bir aşk görmüyorum. ŞİRİN KELEBEĞİME TEŞEKKÜRLERİMLE... |