MERDAN
Zamansızlığın mabedinde
mülteciyim ölümsüz düşlerine Gün ışığı görmemiş şarap kadar eski Katransı bir geceye doğan gül doğumları kadar yürekliyim. Gecenin şehvetinden taşan çığlık kadar sus. Koyakların koynunda sevişen ruhlar kadar gerçeğim. Sancılı şiirler doğuruyorum Kan ter içinde Sıfırın altında düş noktasında... Firar tutkusunda dolup dolup boşalıyor yollar Ortasında sen,ben ve hayallerim var Düşüyor kelime hazineme hoyrat çiy taneleri. Örüyorum sabahın serininde belik belik sevdanın kumral perçemini... Çözüyorum sonra ıssızlığın saçlarında akıp giden gün ışığının ipeksi çilesini.... ***** Sınanıyor sevgim mihenk taşında... Kümeleniyor ilk yaz güneşinde hasretim sarıyorum kangren olmuş yarama peşim sıra dolanan hayalini Kana(t)masın istiyorum siyah kefende sensizliğin ecel rengi yüreğimi. Dolansa da canımın gölgesi sokağında gireyim sonsuz mutlulukla koluna Yaprak işlemeli gecenin hırçın bakışlarında... ***** Dönüşsün rengim imkansızlık sınırında vebaline. Taş duvarlar örülse de belirsizliğin kalbimi burkan sesine. Umarsızca bakayım yine ben sözcüklerin isterik külüne... Haykırmak varken karınca yüküyle gel-git’e. Sirenler çalsın Endülüs esmerliğinde İstanbul’â nazır gönlümdeki köşkünün önünde kıyamın son rükûsu,sevda/nın emrinde... ***** Güle kessin tan yeri ; Gece yarısına "an" kala... titresin dudak bükümü gülüşlerim yine yetmez çünkü bir ömür gülün yaprağını onarmaya..! ***** Dönüp dönüp sana çıkıyorsa yollarım. Neresinden dönersem kârdır kırgınlıkların. Çalıyorsa sözlerin şafağında sevdaya dair şarkılar hüzünlü fonda. Da-ya-na-mı-yo-rum... Beni aşktan bağırta bağırta öldüren şarkılara diyorsam sessizce Kalbur üstü sevdanın çıkmazındayım Merdan... Hadi çık gel aş telden örgüleri mayınlarda çarpışsın yüreğimiz. Aşkla parçalanıp düşelim tane tane kendimize vatan bulduğumuz tüm şiirlerin üstüne... Ferda Özsoy Merdan;;Sözüne güvenilir, mert erkek. |