uçmayı yeni öğrenmişken yalnızlığa düşmeyi öğrendimbu gece senden ayrı bir dünya çizdim içinde ben olmayan yapamadım veda mendilini salladı yalnızlığın ben ağlayamadım gözyaşlarım düğüm düğüm bağladı yalnızlığına ben yokluğunda ağlayamadım ayrılığın rengi ne diye sordun ya bana rengi maviliğini yitiren özgürlüğün rengi hani uçmak istersin ya kolun kanadın kalkmaz olur işte ben öyleyim bu gece veda çiçeğini diktin gönlüme uçmayı yeni öğrenmişken düşmeyi de öğrendim sözcükler düğüm düğüm iliklendi ruhuma dilime suslar sürdün konuşamadım oysa sen konuştun ben ise gitme diyemedim sen konuştun ben gitme diye direndim direndikçe kırdın kırıldık sol yanım hüzün sol yanım kırgın uçmayı yeni öğrenmişken yalnızlığa düşmeyi de öğrendim mahmudiye düzkaya |
Yıllar özlemi büyüten takvim yaprakları gibi döküldükçe yerlere, aşk tutunur çiçekli desenlerine.
Kutlarım