MALÛM-U FÂİL
..... ........
Olay yeri inceleme bantlarıyla çevrili geleceğimin Buza kesen alnında parmak izin var Fâili sensin bütün sensizliklerimin... ..... ........ Tenimi kanatan bütün kelimelerini Düğümleyip birbirine Ve İlmekleyip ucunu Geçirdim Ayakları merhametinin üzerine basılı gençliğimin boynuna Hadi Tekmele Mâsûmiyeti papatya fallarında igfâl edilmiş Bütün beyazlarımı Altını ıslatan çocuklar büyütmüş anaların vatanı gibi Teslime hazır bütün Öz’ne(ne)lerim Sal Kışlalarında uzuneşek oynamaktan bezmiş Haşhaşî ordularını üzerime Kılıçtan geçirilsin Şirselliklerde yaşayan fukâra hâmâsetim Kırık kadehlerden yudumlat cehennemî azapları Çölleşen bedevî düşselliklerimin serâplarına Yansın dudaklarım Kavrulsun enderûn’um Yek kâtre se(ri)nlik Dilenirsem merhametinden... Sen bilmezsin Sükûtumda kıyama durur Kapıkulu/luk ları bileğilenen devrimlerimin Satır arası inkılâplarına rest çeken ilkeleri İsmi mâlûm bir muhbirin sadakâti say Bütün söylen(me)mişliklerimi Kanlı bir şafak baskını Ve Saman sarısı bir sayfada gölgelenen Yalın Çırıl çırıl bir suçüstülükle düşür yerlere Eğilmez sandığım dikbaşlılığımı Dolayıp boynuma kefenimi Gönüllü teslimiyetimi Emân dileyişimi Diz üstü çökmüş Yüzüstü sürüklenmiş mağlûbiyetimi taşısın ulâkların Çakal salyalı Nârâsı kınalı tellâllarına… Söylediler mi sana Züleyha’nın parmaklarından iffet lekesini kesen Yusufî suskularımı bırakıyorum Cellât karası hafızanın terkine Bir de iftarına varamayan Meryemî oruçlar Firâvûn tövbeli diline Son defa Gezdir Astral betimlemelerle Kaderimin çizgilerine yazıldığı ellerini Nebatâtı kuruyan Hayvanâtı kavrulan yüzümün ölgün vahalarında Açık gitmesin gözlerim... ...BİR SENDE ŞÂİRMİŞİM MEĞER... ..... ........ |