GEL
Aşkın bahçesinde açan gül isen
Seher yeli ile sarıl sarıl gel Yusuf-ü Kenan’da sabrı dil isen Mısır sarayında sürül sürül gel Kimi seyyah oldu kaldı yolunda Kimi çiçek açtı soldu dalında Menzile ulaşmak değil elinde Rızasız gönüle darıl darıl gel Mansur’un çölünde vaha görünmez İbn-i arab-i de saha görünmez Ethem’in sırtında çuha görünmez Kıyl-ü kalden bütün arıl arıl gel Ne kalemler yazar ne dil anlatır Bu derya dalana dibi boylatır Bilmez ehli zahir kim ne söyletir Harfsiz ve hecesiz kurul kurul gel Gönül bahçesinde açan goncalar Sevda ocağında tüten bacalar Denizin dibinde inci kurcalar Güzelin boynunda pırıl pırıl gel Dağlar boyun eğdi yükseldi ova Denizi yutarken dolmadı kova Aşkın silahıyla çıkanlar ava Kapında bekliyor gürül gürül gel Muammalar cevap bekler her zaman Laf etmekten aciz susunca lisan Fikir tezgahına düşünce insan Renk renk desen desen örül örül gel Nehir yönü belli denize akar Her gece mutlak bir sabaha bakar Aşıkın feryadı duyanı yakar Sevgiliden müjde eril eril gel Abdulkadir yıldız kiyl-ü kal : Dedi kodu |
Beğeniyle okuduğum harika dizelerinize gönül dolusu tebrikler…
...............................................Saygı ve selamlar..