Yazgısı Kara Bir Efsanenin Garibi
Zılgıt çeken dilime çör/eklenen iltifat gibi
Yazgısı kara bir efsanenin garibiyim Kaç sabaha sus ektim katran karası Yaralı sanma suretimin sırrı bu İfşa etmediğim gün dürülür şiirlerim sehpaya Ele toprağımı sin tezg/ahında Bele bebeler gibi sar kefen kundağına Y/ar kanamalı bir sevdayı k/aralıyorum Bir gün yüzünü dönecek vuslat Matemden sıyrılacak yüzüm Siyah peçesi sökülecek türkümün Vah ki ahvâlime çöreklenmiş bu yazgı Secdemi gölgeleyen iblis Mabedimin ayrık otu Tüm şeytanların soyuna kibrit suyu Muamma tezgahında yazıyor bunu Kör kuyularda kara dehlizlerde İkâz ettiğim b/elâ gözlerin şerbettir bana Aşk’a cüdayım zikrinden ayrılalı Fikrim hülasası sevda karası Yağıyor sahraya tezâhürü yangınım Razıyım sus(a)maya Ahengini bozduğum sayfalar derya Sükûtumu y/azdıran ritim tuttuğum yokluğun Diyarı aşk ikliminde o mahur beste ile Raks edip şenliklerde ölmeye razıyım Maşukun d/ilinde telkin göçüyle Nuray AYHAN... |
Secdemi gölgeleyen iblis
Mabedimin ayrık otu
Tüm şeytanların soyuna kibrit suyu
Muamma tezgahında yazıyor bunu
Şiiri sahnelemis gibisiniz beyaz perdeye Tebrikler ....