BİR EVDE İKİ DÜNYA
Bazı evler vardır ki içi boğar insanı
Perdeleri açılmaz güneşe küsmüş gibi Hep hazan hüküm sürer, unutmuştur nisanı Yalnız dikeni kalmış, gülleri kesmiş gibi... Kör noktadan başlayıp arayı açar acı Gittikçe aralanır makasın iki ucu Enaniyet yarışır olsalar bile hacı Kafdağı’nın burcuna ayağı basmış gibi... Bir evde iki dünya bir aile bilinir Oysa yemek saati, mutfak bile bölünür Çehreler donuklaşır, tebessümler silinir Kuzey kutbundan rüzgar, fırtına esmiş gibi... Eşlerin her biri de kusur yazan katiptir Sanki ezelden hasım, birbirine rakiptir Gözetleme memuru, işi-gücü takiptir Doğruyu göremezler hava hep pusmuş gibi... Uçurum derinleşir, yalnızlık acı verir Aslında her birinin yürekte yağı erir! Canhıraş seslenişler belki de aya varır Duymazlıktan gelirler yaban bir sesmiş gibi... Ayrılık vakti için çalınır artık çanlar Aşkın rengi değişmiş, solmuştur pembe anlar Bir zamanlar sevgiyle yanıp tutuşan canlar Mutluluk tablosunu duvara asmış gibi... Bulem hatun, 18/127/2013, Antalya |
Perdeleri açılmaz güneşe küsmüş gibi
Hep hazan hüküm sürer, unutmuştur nisanı
Yalnız dikeni kalmış, gülleri kesmiş gibi...
Kör noktadan başlayıp arayı açar acı
Gittikçe aralanır makasın iki ucu
Enaniyet yarışır olsalar bile hacı
Kafdağı’nın burcuna ayağı basmış gibi...
Bir evde iki dünya bir aile bilinir
Oysa yemek saati, mutfak bile bölünür
Çehreler donuklaşır, tebessümler silinir
Kuzey kutbundan rüzgar, fırtına esmiş gibi...
Eşlerin her biri de kusur yazan katiptir
Sanki ezelden hasım, birbirine rakiptir
Gözetleme memuru, işi-gücü takiptir
Doğruyu göremezler hava hep pusmuş gibi...
Uçurum derinleşir, yalnızlık acı verir
Aslında her birinin yürekte yağı erir!
Canhıraş seslenişler belki de aya varır
Duymazlıktan gelirler yaban bir sesmiş gibi...
Ayrılık vakti için çalınır artık çanlar
Aşkın rengi değişmiş, solmuştur pembe anlar
Bir zamanlar sevgiyle yanıp tutuşan canlar
Mutluluk tablosunu duvara asmış gibi.
Vay canına bu ne güzel koşma acılarınız şiirde kalsın
Dileğimle saygıyla selamlar