-GÖNDEREMEDİĞİM MEKTUPLARIM---7Dün yagmur yagıyordu, Ben pencereden seyrediyordum. Sonra birden yagmurda yürümek geldi içimden, Giyip paltomu çıktım dışarı. Hiç bir amacım yoktu sadece yürümek istedim, Birde ıslanmak. Küçük gölcükler oluşmuştu asfalt üzerinde, Toprak suya doymuştu belliki. Saçlarıma düşen yagmur damlaları, Oradan da tenime akıyordu. Birden Kafkanın Milenaya yazıgı şu cümle aklıma geldi. ’’Birlikte ıslanacagımız yagmurları bekliyorum’’ Ne güzel yazmıştı Kafka.. Birden aklıma geldin, Birlikte ıslandıgımız yagmurlarımız olacakmı, Düşündüm durdum. Düşündükçe yürüdüm .. Sırılsıklam ıslanmışım üşüyordum. Bir binanın balkon altına attım kendimi, Yüzümdeki yagmurları sildim. Yanıma bir köpek geldi oda ıslanmıştı benim gibi, Ve titriyordu. Güldüm. Ellerimle başını okşadım, Kırk yıllık dost gibiydi sokuldukça yanıma sokuldu. Yanımda olup ellerimi ısıtmanı ne çok isterdim. Geri dönüp evin yolunu tutum. Son zamanlarda hiç haberini alamıyorum, Kırgınmısın.kızgınmısın yoksa küstünmü, Aslımda seni kıracak bişey yapmadım. Ben her şeyi sana bıraktım, Mektupda yazmıyorsun. Sesini duymuyalı ne çok gün oldu. Senden çok uzun mektuplar beklemiyorum, Bir kelime iki kelime en fazla üç kelime yazsan bile yeter. İyim desen, Seni seviyorum desen, Seni çok özledim desen.. Ben saatlerce uzun uzadıya okurum. Bilirsin bir kelime bile insanları mutlu etmeye yeter. Çalışma odamdaki, Büyüttüğüm resminin yerini degiştirdim, Şimdi tam karşımdasın. Artık her saniye seni görebiliyorum, Her saniye gözlerine bakabiliyorum. İçimde tarifi imkansız duygular var sana dair, Belki bir sonraki mektupda yazarım. Şimdi bitiriyorum güzel gözlüm, İstanbul soguk İstanbul yagmurlu ama, Yüreğimin en sıcak yerinden öpüyorum seni. Küçük ellerini öpmeme izin ver, Hemde çok.........................Ş.CyILMAZ......04.12.2013 |