Gül-izar
Burkulur şöyle, için özler de ey gül-izar,
Vuslatın şerhi niçin? Gözlerde çiy gül-izar… Dağ değil, karlı başım, ufkumda sis taşıyor, Bir nefes ver çekeyim, gül-zar da hey gül-izar! Turnalar feryat eder, duymaz mısın o sesi? Gelmeyen bahara küs, bağlar da zay gül-izar. Sanma yardan geçilir, çıkmazsa tende bu can, Günlerim sensiz geçer, sen dur da say gül-izar. Kürreler aşkla döner, göklerde cem edilir, Devr-i âlem devinir, ağlar da ney gül-izar. Rikkatindir seçilen, candan sunaklar için, Şavkı vurmuş güneşin, ak korda ay gül-izar. Gün gelir, ömrü biter, toprak alır Uraz’ı, Kendimizden geçelim, doldur da mey gül-izar. Fâ i lâ tün Fe-i-lün Müs tef i lün Fe-i-lün Erol URAZ 21.11.2013 Eskişehir |