Ayaz- Giriş - Soğuk bir koridorun orta yerinde, Gölgesinden korkacak kadar aciz Ve ismiyle övünecek kadar vakur Çakmağı çakar almaz; Sigarası tabakasında Ve ömrü Bir kağıda sığacak kadar boş Ve ömrü Bir sohbeti dolduracak kadar dolu Üçüncü sınıf bir şahsın Hazin hikayesidir…. - Kapı - Ayaz. Buz tutmuş yıldızlar Buz tutmuş gece. Nefes donmuş,nefes darda Gökyüzü üşüyor bir zemheri ihtilalinde. Ama gün yakın Sabaha az var. Hava yağdı yağacak, Heybedeyse bir umut Ha doğdu ha doğacak. Sabret Sabaha az var. Ayaz. Ne çakal ne kurt var Yalnızca rüzgar. Kulak seste göz yolda Bin umut üşüşüyor bir Aralık yeline. Ama gün yakın Sabaha az var. Ayaz. Kapının önü soğuk, kapının ardı duvar. Ama her şeye rağmen Umudu ilmik ilmik İşleyip yüreklere Hoş geldin nazlı bebek Sabret Sabaha az var. - Oda - Umut. Bir Cemaziyülevvel Bir bayram arifesi. Çıkınında taze zeytin dalıyla Bir yağmur muştusudur yüreğinin atışı. Ama yaz yakın Bahara az var. Can bekler murat bekler, Yağmur değil gün besler Kirpiğinin eşiği Sabret. Bahara az var. Umut. Yasak bir meyve tadı Habil’in ilk nefesi. Omzundaki ağır ömür yüküyle İlk adımda düşmenin verdiği büyük acı. Ama yaz yakın Bahara az var. “Yok” deme, olur elbet Sen de sallarsın bir gün Sallandığın beşiği Sabret Bahara az var. - Pencere - Rüya. Taze bahar dalının Tomurcuğa kesmesi. Bir aks-i seda gibi, Senden doğanın sana bu kadar benzemesi. Ama yol yakın Hazana az var. Bir bahar yağmuruyla Yıkanırken yüreğin Uçurtmalar gezerken Gönlünün semasında Sabret Hazana az var. Rüya. Rüzgarın saçlarını Okşayarak esmesi. Yalnızca bir nefesken Ömür diye bildiğin Yaşadığın an, dünle yarının bileşkesi. Ama yol yakın Hazana az var. Ve yelkovan akrebi Hasretle kovalarken Duyumsarsan güneşin Hiç batmayacağını Sabret Hazana az var. - Koridor - Hüsran. Soğuk yüzü hicranın, Baykuşların gülüşü. Çorak bir toprak gibi Güllerin birer birer gönlünden hicredişi. Ama kış yakın Hasada az var. Son verirken rüyana Artık senden doğanın Sana benzemeyişi Sabret Hasada az var. Hüsran. Sert esişi rüzgarın, Dostların dökülüşü. Kuru bir yaprak gibi Günlerin birer birer ömründen göç edişi. Ama kış yakın Hasada az var. Bir çoban kavalının Lirik senfonisinde Bir nefes arıyorsan Sabret Hasada az var. - Kapı - Ayaz. Buz tutmuş gökyüzü Buz tutmuş güneş. Nefes kesik, nefes zorda. Yıldızlar göz kırpıyor hüsranın davetine Ama son yakın Eyvaha az var. Hava yağdı yağacak Heybende bin pişmanlık Ağladı ağlayacak Sabret Eyvaha az var. Ayaz. Ne bir dost ne yurt var Yalnızca efkâr. Kulak seste göz yolda Duyduğun ayak sesi Azrail değil hâlâ. Ama son yakın Eyvaha az var. Ama her şeye rağmen Günahı ilmik ilmik İşledin yüreğine. Asıl şimdidir hayat. Sabret Eyvaha az var.. |
Hüsran.
Sert esişi rüzgarın,
Dostların dökülüşü.
Kuru bir yaprak gibi
Geceme düşen "şiir"di...
kutluyorum...
Saygılar...