9
Yorum
28
Beğeni
5,0
Puan
2208
Okunma

Gün battı yine ufuktan
Kan rengine dönüyor gökyüzü
Doymadı güneşin ışıklarından
Kıyıya vuran yıpranmış dalgalar
Paylaşamıyorlar kum tanelerini
O nasıl hırçın deniz
Nasıl rüzgarla karışık
Ayışığına selam çakıyor
Binbir renk bulamıyor yolunu
Kalabalıklaşıyor gece
Hayaller için uyku vakti
Sabah erken kalkacak gerçekler
Sütünü içip doydu göz bebekler
Sonbahar da yaklaştı
Yapraklar bir bir dökülüyor dalından
Aşklarda sararıyor
Onlarda küsüyor gidenlerin ardından
Çakmaklar yakın
Eşlik edin terk edilen eylül yağmurlarına
Sitem edin
Kederleri vurun gitsin alnından
Şehir titrek yüzlü aşıklarla dolu
Her köşe başında biri
Elinde sigarası
Cebinde üç beş kuruş parası
Dilinde eskimeyen şarkılar
Damlıyor yanaklarına avuttuğu yalanlar
Eylül de kapattı kapılarını
Boyadı ağaçlar saçlarını
Poyrazlara savuruyor tel tel
Sevdalar Azrail’e nöbette
Nefsini suçlayan itiraf peşinde
Sevdası kusurlu sığındı Rabb’ine
Yüzler eğreti kaldı maskeler içinde
Yürek onsuz ruh kefensiz
Kalem yorgun, kağıt dilsiz söz edepsiz
Ekim’e yetim uyandı şiirler.
Yazell
5.0
100% (22)