Bitmeyelim
Geçmişine örtülmüş bir örtüydüm ben
Sana hatırlatmamaya çalıştım maziyi. Bu yüzden Yeni şeyler sundum sana sürekli... Kötü anılarını unutturup İyi anılar edindirdim aklına Aklının bir köşesine astın sonra beni. Ne zaman düşsen, Ellerimi buldun kalkmak için yerden... Hep düştün Hep kaldırdım Ne usandım bundan, ne de bıktım. Seni her geçen gün artan yaralarınla sevdim. Seni yaralarına dokunmadan, Kanatmadan Sevmeyi denedim. Zordu, başardım da çoğu kez Yorulsam da ne güzeldi seni sevmek... En mutlu anımı da En mutsuz anımı da Seninle yaşadım... Nasıl bir arada kaldım? Nasıl bir şekilde sınandım? Beni seninle sınaması Tanrının, Ne zordu... Birbirimizi hem yoran Hem de dinlendiren olmak, Birbirimizi hem ağlatan Hem de güldüren olmak, Ne tuhaftı... Bu tuhaflık Birbirimizden başka kimseye İhtiyacımız olmadığının kanıtıydı... Birbirimizden başkası fazlalık... Birbirimizden başkası demek bile saçmalık... Hiçbir zaman gitmeyi seçmedik biz. Pişman olmadık çünkü kalışlarımızdan... Pişman olmuyoruz nasılsa, bak. Hiç gitmeyelim olur mu? Hiç bitmeyelim, aşk... Daha da yaralanalım gerekirse, Bitmeyelim yeter ki... Yaralarımızla sevelim birbirimizi Gerekirse yaralarımız kadar sevelim; O kadar çok, o kadar derin... Yeter ki bitmeyelim, Yeter ki vazgeçmeyelim... Ahmet Kastancı |