AR KOKAR
Kan kokar,
Sırtımda dolaşan Keten dokuma ilif Yüz görümlülüğüdür Gözlerinde aydınlık. Şimşir dalı Kaşık sallanırken Tencereden dökülen Arpa yarmalı çorbaya. Çocukluk düşleri karışır , Coğrafyana dair anlatıma. Yer sofrasıdır akşamlar Bütün hüzünler dökülür Aç ,yarı çıplak ve muhtaç yüzler Dam kapalı olsa da rüzgar Ahşaptan içeri sızar ,sinsidir. Musluk yoktur evde , Bakır sürahidir susuzluk İçi dolu çaresizlik İçime batar Topukları yamalı Koyun yünü çorap. Yüz görümlülüğüdür Gözlerinde gelecek. Ne keten ilif kaldı güne Ne de şimşir dalı kaşık Köy değirmenlerinin öğüttüğü Arpa yarmasından eser yok. Bir hatıraları simgelerin Vitrin süsü bakır kazan. Siyah beyaz fotoğrafta mazi Köy evinin duvarında Elinde mısır gülü ve sen. İki kıtanın ayrımıdır sözlerin, Ben hala sırtımda keten dokuma Ayağımda yamalı yün çorap Yer sofralarında Anadolu’nun Aç ,yarı çıplak ve muhtaç yüzlerini Tükenmiş düşlemedeyim. Sİnan YILMAZ |