ölüm her dilde aynı söylenir acısı evrensel
varlığımın üstüne sindin muhterem
rızamı sorma cesaretin var mı muhteşem riyakarlıkta üstüne yok iken bana üstünlük taslamak ne haddine kim alınırsa alınsın lal bu cümlelere ama ve lakin öfkem barut izi ellerinde binlerce kabir sırat’ta seni bekler iken bana üstünlük taslamak ne haddine kumar oyanamaktasın erdem’i yitirip masaya sürmekte sin yetimlerin masumiyetini onlar ki ilmek olacak boynuna bunu bil varlığın gün be gün batmakta behey gafil uykular haram olacak şehitlerin nidalarıyla sedalar arşı delecek behey cahil şeytanla pazarlık masasında kalacak cesedin yaşayan ölüden farkın kalmayacak işte o gün ölüm her dilde aynı söylenir acısı evrensel katillerin merhameti olur mu hiç kim alınırsa alınsın lal bu cümlelere masumların ahı hiç kalır mı yerde gökten ebabil kuşları gibi yağacak bunu bil mahmudiye düzkaya |
gökten ebabil kuşları gibi yağacak bunu bil
gönül duyarlılığını canı gönülden kutlar sevgiler sunarım dost...