Tuba'ya AğıtŞelale üstünde bir yalçın kaya Bir kayaya baktım, bir uçan suya Yavrumu kopardı bir taş parçası; Aktı gözyaşlarım karıştı çaya. Nasıl sabredeyim, nasıl durayım Yitirdim kuzumu nerde arayım Elimden aldırdım nazlı çiçeği; Kime dert yanayım, kime sorayım. Kapuzun başında bir geyik meler Geyiğin figanı gökleri deler Rabbim sabır versin, yardım eylesin; Ahımdan tutuştu yandı dereler. Akıl baştan gitti, yürek yaralı Yüce Mevla’m böyle koymuş kuralı Doyasıya sevip, koklayamadan; Toprağın bağrına verdim maralı. Tuğba’mı kaybettim yirmi beşinde Çalışır gelirdi her gün işinde Birdenbire geldi ayrılık vakti; Götür de, annesi yatır döşünde Mehmet Postallı / 2007 |
saygımla.