Dostlarımızın bize gösterdiği sevgiyi abartmamız, duyduğumuz minnetten değil, takdire ve sevilmeye ne kadar layık olduğumuzu herkese göstermek içindir. LA ROCHEFAUCAULD
Paylaş
kapalı kapıların ardında bilinmez iki ayna saldıkça zehrini odaya sarılır perdeler günaha soyunur saatin sarkaçları on ikiyi vurdukça duvarları okşarken ayyaş naralar yeminim olur iki kırık kadeh bir dal sigara kurulur sofra aç kurtların parmak ucu askısına ip koptu düştü kukla saçılır kırıklar batar koyun koyuna vermiş rüyaya buluttaki gölge inzivaya çekilmiş hâlen aşk damlatır üzerimize eyvallah…
ters köşe eğri büğrü aşklar düşerken gecenin kucağına renkli topuklarıyla şiir kazar mevsim aralanırken söylenmemiş sözlerin dudakları kin bağlar coğrafyaları adımı sayıklar toprak kürek kemiklerimin içinden geçtikçe sevda tozları kendi kıyımlarım da incinir deniz kurşini kalıntılar taşır yüzümüz kirli sakalıyla ceplerimden gülümserken güz…
hadi yine iyisin iki yüz bir ters giden ayna bak gülümsüyorum etrafa sırrını döktükçe içimin kelebeklerine salıncaklar kurar ellerin sallandıkça poyrazda kıpır kıpır acılarım kestikçe uzadı saçlarım…
arabesk bir iğrentiyle terfi ederken hüzünlerim sağnakta ıslanır kirpiklerime gizlenen gözlerim ab-ı hayat suyu ile meşk eder yüzüm masa başına iliştirilmiş küçük bir notla bükülür bileklerim “ hatırla “ hatırladıkça öldük sığ suların çakıl taşı masallarında…
izninizle bayım aklımdakini dilime yatırmadan sansürlenir bu film sinemalardan fragmanlarından kan sıçrar sokaklara hadi yine iyisin elveda yüklü omuzlarımda sen değilsin ayna…
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
iki kırık ayna... şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
iki kırık ayna... şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Bence, insan kişiliğinin iki yüzü bu. Biri dış görünüş... Diğeri iç dünyası... Bazen sarmaş dolaş, bazen kavga dövüş...
Şair, gecenin bir yarısında, karanlık bir odada, baş başa bırakmış bu iki yareni...Ya da düşmanı...
Sonra, usulca durum muhakemeleri... Yalanlar, yanlışlar, günün durumu ahvali...
'' hadi yine iyisin iki yüz bir ters giden ayna bak gülümsüyorum etrafa sırrını döktükçe içimin kelebeklerine salıncaklar kurar ellerin sallandıkça poyrazda kıpır kıpır acılarım kestikçe uzadı saçlarım…''
Bazen, iç dünya, dış dünyaya üstün geliyor... Bezen de iç dünya galiplerde... İşte o anların, kısacık değerlendirmeleri... Kendinle söyleşi... Bir bukle sulh girişimleri...
Ve, gerçeğe acı, keskin bir dönüş... Yürek acısının satırlara yansıması...
''arabesk bir iğrentiyle terfi ederken hüzünlerim sağnakta ıslanır kirpiklerime gizlenen gözlerim ab-ı hayat suyu ile meşk eder yüzüm masa başına iliştirilmiş küçük bir notla bükülür bileklerim “ hatırla “ hatırladıkça öldük sığ suların çakıl taşı masallarında…''
Gelip dayanırız şiirin sonuna. Artık, şairindir söz, kalem sükutlardadır... Döker içindekini kendi bildiğince...
''izninizle bayım aklımdakini dilime yatırmadan sansürlenir bu film sinemalardan fragmanlarından kan sıçrar sokaklara hadi yine iyisin elveda yüklü omuzlarımda sen değilsin ayna…
iki kırık ayna bir iklim boyu uzakta dünya…''
Filmin sonu... Sansürsüz gösterim... Gelecek matinede buluşalım...
Ne kadar güzel bir şiir. Bu baş ağrısı, bu çınlayan kulak, bu uykulu gözler, bu yorgun parmaklarla yorumlasak, gerçekten yazık olacak. Zamanda güzel bir anı kollayalım, gönlümüzü düşürelim şiire... Kalemimizdeki mürekkebi değil.
arabesk bir iğrentiyle terfi ederken hüzünlerim sağnakta ıslanır kirpiklerime gizlenen gözlerim
GÜNAYDIN GÖNÜL DOSTU İNSAN ; çok çok güzel vede anlam yüklü sevgi dizeleriydi..yureğiniz vede kaleminiz dert görmesin kutluyorum emeğinizi.. selam ve saygımla..
Güzeldi anlam ve anlatım beğeni ile okudum haz aldım üstadım Yüreğin kalemin var olsun Yürek sesin susmasın ______________________________________________Saygılar
Güzel Elçin, adın gibi bir solukta okunuyor şiirlerin..
Öncelikle şiirin giriş ve final kısmı çok emek, çok yerinde ve çok etkileyici..
Bir de şiirin gelişme bölümünde yer alan şu kısmına hayran kaldım..
İşte hayran kaldığım o mısralar : arabesk bir iğrentiyle terfi ederken hüzünlerim sağnakta ıslanır kirpiklerime gizlenen gözlerim ab-ı hayat suyu ile meşk eder yüzüm masa başına iliştirilmiş küçük bir notla bükülür bileklerim “ hatırla “ hatırladıkça öldük sığ suların çakıl taşı masallarında…
Sen büyük yaşantının usta bir şairisin..
Sen uslanmaz acılarına düşen keskin bir iz düşümüsün..
Ve sen Güzel Kadın, zor hayatına şiirlerinle savunmaya geçen bir kızıldereli savaşçısısın:))
Seni seviyoruz... Seni seviyorum...
Şiirlerin senin gibi çok büyük.. Önünde saygıyla, sevgiyle ve dualarımla eğilirim....!
çok teşekkür ederim fırat sen sadece beni çok seviyor ve olduğum gibi kabul ediyorsun asıl büyüklük bu yoksa ne ben ne de yazdıklarım tamama tutulur şeyler değiliz ...
Tebrikler
Selam saygı sevgi ve dua ile
A.E.O