İşte Biz Dostluğu Böyle Sokaklardan Satın Almıştık
yemek kokuları sinerdi balkon altlarına
tatlılar dağıtırdı mahallenin Gülseli Teyze’si küçük ellerdik ilk yemek isteyen toz toprak içinde evin kapısında sanki bir handan hamaldık toprak kokan sokaklarda işte biz dostluğu böyle sokaklardan satın almıştık köşe başlarında Müslüm Gürses dinleyen ağabeylerimiz gibi dilimizden düşmezdi beyaz gül kırmızı gül türküsü doğan güneşe kadar gülmeler kıs kıs ay ışığı vurmuş balkonlarda çekirdek çıtlamaları işte biz dostluğu böyle sokaklardan satın almıştık sanırdık dünya oradakiler kadardı dışarı çıksak ne ala denizleri fotoğraftan rüzgarı sesinden şarkıcıyı sesinden tanırdık işte öyle bir çocuktuk biz kedi gözlü çantalarla yürürdük okula önümüzde Eren Abi’miz, arkamızda Eylem Abla’mız tarla ortasının çamurlarına bürünerek masum gülüşlerle işte biz dostluğu böyle satın almıştık sokaklardan bir bardak çay hatrına toplanırdık çekirdek çıtlanan balkonlarda hatırladığım ne varsa dünya oradakiler kadardır top oynayan babalarımıza bağırırdık börek getiren annelerimize sevinirdik düğünlere giderdik yeni elbiselerin havasıyla yeni terlemiş bıyıklarımızla Boksör Amca’nın küfürleriyle gezerdik bodrum üstlerinde sek sek oynayarak ve bir traktörün arkasından koşup sarkmaktı yol boyunca bizim çocukluğumuz uyuyan Burhan Amca’nın bakkalına kadar şimdi, keşkeler kaldı geçmişe şimdi, ayrılık kaldı bize şimdi, elimizde sahte sevdalar, özlemler kaldı bize bir de gözümüzün gördüğü kadar küçük dünyamız ve yüreğimizde dinmeyen "özlem" ler… Kenan ATTAR |