Terkib-i Bent/ denemeŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Terkib-i Bent Özellikleri
1. Terkib-i bend bentlerden oluşmuş bir nazım şeklidir. 2. Her bent 5 ile 10 arasında beyitten oluşur. 3. Bentlerin sayısı 5 ile 12 arasındadır. 4. Bentlerin kafiye düzeni gazeldeki gibidir. 5. Her bentin sonunda "vasıta beyti" adı verilen bir beyit bulunur. Vasıta beyti her hanenin sonunda değişir. Eğer değişmiyorsa terci-i bend olur. I. Bend: aa ba ca da ea . vv II. Bend: bb cb db eb fb . yy 6. Hemen her türlü konunun ele alınabildiği terkibi bend edebiyatımızda çok kullanılmıştır. 7.özellikle Naat, mehdiye, hicviye vb. Nazım türleri, sosyal konular, din, tasavvuf ve felsefe konuları, terkib-i bend nazım şekli ile rahatlıkla anlatılmıştır. Ancak terkib-i bendin başlıca konusu mersiyedir.(Bâkî’nin Kanunî Mersiyesi, Şeyh Gâlib’in Esrâr Dede Mersiyesi) 7. Aruzla yazılır. 8. En önemli terkib-i bend üstadı Bağdatlı Ruhi’dir. Tanzimat şairi Ziya Paşa da önemli bir isimdir. 1 Gebedir gündüze bütün geceler Ve doğan günle battı bak niceler Güneşin arkasında durma sakın Büyümez gölgelerde hiç cüceler Bilimin gerçeğinde yak ışığın Çözülür böylelikle bilmeceler Terazin vicdanında olduğu an Adalet sağlar yüz de gülmeceler Yaşamak taçlanır sevip sayarak O zaman işte hep dolar sareler Bu hayat senle başlayıp da biter Biliriz zor hayat denen bu sefer 2 Hayatın anlarında mutluluğun Kesilir gün gelir sesin soluğun Değerin bil ki sağlığın koru hep Sıkışır sonra bilmeden kuyruğun Zamanın durmadan akar su gibi Boşu doldur kurumasın oluğun Yaşayacak kadar ye etme ziyan Hele eksilmesin sakın konuğun İyi seç dostu serme önce postu Sözü öz seç ve olmasın nutuğun Yaşamak bir sanat sanatçısı biz Ve bırakmak küçük de olsa bir iz 3 Veririz hep öğüt bu pek de kolay Bunu uygulamaksa sorma olay Bu yalan dünya der temah ederiz Malımız dolsa isteriz ki saray Dilimiz pek kolay sever ya gönül Kara günlerde dost kayıp ne yapay Sözümüz ok olur yayından çıkar Ve özür bilmeyiz kırılsa da fay Egolar yükselir durup dururken Kızarız sormayız nasıldı detay Ne yazık dargınız da aynalara Bakarız hep havada turnalara 4 Çocuğun gözlerinde masumiyet Büyüdük kaybolansa samimiyet Yığılan taş duvarların içi boş Arıyor herkes nerde insaniyet Bozulan zihniyet bu kan ve barut Savaşır durmadan nasıl eziyet Eceli beklemez ölüm ne basit Ne yazık denmiyor bu bir cinayet Temelinden değişti taşlarımız Ederiz durmadan nasıl şikayet Usumuz uslu olmasın dileriz Susarız sanma pek yakın gürleriz 5. Eğilip el etek öpen yaranır Ne yazık böyle kimse pek aranır Kuşatılmış zaman mekan ne modern Ve yetişmek için nasıl zorlanır Diyemez kimse hiç eğilme sakın Buna insan tabi ki zor dayanır Maviler nerde gök ağaç kıyılır Yaşayanlar günü gelir usanır Aranır nerde hürriyet sorulur Uyuyanlar da uykudan uyanır Umudun rengi bak ebem kuşağı Dik duranlarsa kurtarır uşağı Fe i lâ tün/ me fâ i lün / fe i lün |