Bu şehir!...
Bu şehir dün geceden beri
Gri bulutlarla kaplı. Gizlenmiş sanki, ay ve yıldız Gök yağdı ha! yağacak!... Denizin nemi duvarları üşütmüş Kaldırımları ıslatmış, Rüzgarı ayazına bürünmüş, Hasret pınarlarını delice akan sular boğmuş, Yasemin mis kokusu arasında Bu şehir hüzün kokulu!... Bu şehir masallar ülkesinden bir köşe Belki de beyaz bir yelkenli Belki de keşfedilmemiş bir liman!... Damla damla sevgi kokuyor… Şehrin içinde, Aşk, tutku ve kara sevda Dört mevsimi hatta altıncı mevsime gebe!... Bu şehirde saklı bahçenin has gülü, bülbülü, Görebilene, hissedebilene Bahçesi, gerçeğin, hayatın ta! kendisi!... İçinde anılarla süslü bahar Oyuklarında ıslak yakamozlar Sabahın güneşinde ışıl ışıl… Tutkulu, kapısı başkasına içinden kapalı Akşamında bütünleşip sevişen aşık Sonsuzluğa uzanan pencere!… Bu şehir de ne ararsan var aslında! Yeter ki; yüreğin pusulan, Gönlün sevgi dolu Ruhun, benliğin bir olsun… Bu şehir biraz sen, biraz ben Sevgi kokan dağıtan, Hep biziz aslında!... Gülayşe |
Beğenerek okudum…
Kutlarım…
………………………….. Saygı ve Selamlar…