Firavuna Rahmet
Yaptığı iş
Küçük şeylerden olup ta Büyük işten sayılan Bir kral varmış Kral mı kralmış Ahkamı ahkam Makamı makam Perdesi perde Yediği tazeymiş İki bin on üçe göre Bin dört yüz yıl öncesi geri Desek te asrı saadet Muhteşem etsek te Ne yapsak ta olamaz ki ileri Saçarsın saçılırsın öte beri Düzen tutmadı dersin çeri Ne kadar ayar etsen Ayarın bin dört yüz yıl geri Kralı bol bir ülke düşünün İki de bir de yaptığı iş Halin icabı şartları olup Gerektirmesinden değil de Başka başkalıkları görmeyip "İnancımın sözü Niye muteber olmuyor" diye! Vatandaşına kendisini önerten Söyleyip kendisi dinleyip, yöneten Bin dört yüz yıl geride kalıp Bin dört yüz yıl önceyle ülkeyi gönenten olsun Kralı bol bir ülke düşünün İki de bir de yaptığı işler Hani kullanımı olup Üretip tüketilişle paylaşımı olsa Bir anlamı şifa kabul edilir Dili yabancı Kültürü yabancı Dini, din geleneği yabancı Bu nedenle anlayamaz Bu nedenle anlaşılmaz yapılıp Üzerinde düşünme Fikir üretilemezle kılındı sabancı Kralı bol memleketin Kralı ne ki Yetişmiş olanı Düşüncesiyle aydınlığıyla Yetişenden mamul Öğleye kadar oruçlu Öğleyin bozuldu Günah oldu mu? Düzeyli yanıtıyla tahammül Kabili kalabalıkla yorumcuları Cehlin üzerini örtmenin Zahmetine ayak dövüşüyle tabancı Cahil, cehlin üzerini örterse Değil bin dört yüz senede Bir bin dört yüz yıl daha uyanmaz Masal bu ya Ülkede tavuklar tabanca Tabancalar tavukmuşlar Bugün dünden de çok uzak Bilin ve inanın ki çocuklar Elinizdeki yarın Bağırda tutulan kucak Boşuna beklemeyin Bir daha gelmeyecek Kemal de olsa Mustafa da olsa adı İlim ve irfan olmadıkça Kafalarınızın soyadı Hiç rahmet okunmaz Babadan Rahmet okunsun diye Böylesine bir çabadan Sadırı ifsatla kralın Tek meziyeti Yapacağı olur eziyeti. Kralın haşmeti Haşemasına vurmuştu. Haşmeti haşema kadardı Haşeması da kral kadar. Söylemiyle dili Heşema boyu kadar uzun Söylediği de haşemayımış Kırk lafı varsa Kırkı da haşema üstüne. Haşemayıla gezer Haşemayıla yatar Haşemayıla kalkar Haşemayıla suya batarmış Ne var ki Haşema da boyunu örtmez Hep bir yerleri çıplak kalırmış Demi devran sürerken değil de Tek kendisinden hünerle baba kral Sanırmış ki krallığı tekmiş Halk baba kraldan çok çekmiş Memleketimin işsizi kalmasın İş diye kapımı çalmasın Bir yenilik bir atılım olsun Vatandaşlarım iş bulsun Deyip, fermanı buyurmuş İlanen de bunu duyurmuş -Her ölüsü olan Ölüyü gömene kadar Yanına bir işçi alsın, demiş Böyleydi tarihe düştüğü hamiş Başlamış tellallar sağdan soldan -Ölüler bacadan çıkarılacak Bir omuzdan bir omuza Hep bir, bir koldan olacak, demiş Halk ta “mırın demiş, kırın demiş Fısın demiş, mısın demiş” Derman el birliğindeyken Çaresiz bu fermanla hederlermiş Gün gelir babadan baba olan Haşmetmeap gider bir top bez ile Baba krala -Bu usulle olmaz, denirken kaç kezine Bilmezliğiyle reva ivediliğiyle tezine Olan babanın Halk “ölüsüne rahmet” demiyordu İçinde söverken gezine gezine Veliahdın içine oturmuş hamurdan çörek Bakalım devran ne işler, hele bir görek Yeni kral işe zamla başlamış benzine Sarkık, renk dahi gelmez, bet benzine Yazarken kaderini Bilmez gibi hederini Çivi çiviyi söker Laf ola beri gele dil büker İki gömlekle anlı turalı Budur demiş bu işin kuralı Gaddarın en iyi bildiği şey Kin tutmakmış Görmezmiş ki Krallık, zaten halkına zahmet İnattan amacı Diletmekmiş “babasına rahmet" -Budaklı sopa olmalı elinde dölünün Bacadan çıkartılacak her ölünün Münasip yerine Gerine gerine Kazık çakılacak demiş Halk şaşkın Halk duyguyla taşkın Şimdi iyiyi kötüden seçmekle baskın Demişler: -Rahmetli babası hinlikte alimdi Sadece ölüleri bacada çıkartır zalimdi! Tamam, rahmetli babası çok kötüydü Hiç olmazsa selamette olan ölünün hötüydü O bir hali yoktan Oğan! Ardılları borç ve kin ile doğan 05.08.2013 Tura: daimi olan, kalıcı olan/ tuğra/ ucu düğümlü ip ya da mendille, vurmalı oyun/ madeni paranın resimli yüzü Oğan: var eden, Rab Sadır: Belirme, ortaya çıkma. Sadırı ifsat, bozmakla ortaya çıkmak. Zaten niyetçe bozuk olan |