yaban tanığıhangi kuş bir ademden daha güzel öter hangi böcük ışığını kendi taşır sırtında ne kadar suç işledik ne kadar yukardan bakmak için tırtıl bile bir günlüğüne çıkar semaya onlar konuşamayanlar doymak için can için renk değiştirmeye muhtaç ya;bizdeki yüz kaç rütbem sevda yamaklığını geçmedi hiçbir zaman ok atan kipriler besledim payıma düşen kafeslerde varma ihtimâli yükselince aslıya beni vursun diye bütün yeşillerin ezberindedir kahverengi süre biçimlerinin doymak bilmeyen figüranı ben ölümü gördüm aydınlık içinde siyah bir çizgi kaç defa bendin devirdim tam ortasından meğer,susuzmuş bu döngü bir kurbağa çıktı granitin içinden ağzında küçük sinek yanında birazcık su gördüm irkildim ondan sonradır ki sadece sen biriktirdim kasım |