Daha Dün Gibi
Dalıp gider gözleri öylesine,
Görünmeyen ufuklara takılır yorgun bakışları Düşüncelerin rotası bozuk, Yalpalar kıyısız ummanlarda Yıkık bir iskeleye çarpar bu gidişle! Yürek; hangi hayırsız limanına yanaşır Hangi korsan esir alır savunmasız Aşk’ı. Deniz sis altında göz gözü görmüyor Fener hangi yöne dönük? Fırtınaya tutulan aşk, bir kaşık suya mı yenik? Çok uzak değil günlerden daha dün, Ses seda yok sevgi kapılarına sürgün Aşk çıkmazlarda Bir daha sevmekmiş asla! Tövbeleri gelir aklına, Ya hesap sorarsa geçip karşısına Korku yerleşir gözbebeklerine Hatalar dolanır el ayaklara Nefret dolu bakışlara yer yok hayatında Pes edip bırakmış zaman akışına. Daha dün yere göğe sığdırılmayan aşk Yosun kokan endişelerle vurmuş sahile Boyundan büyük tövbeler unutulmuş Keşkeler ellerinin içinde beklemede Sayısı hatırlanmayan pişmanlıklar Durup bir nefeslense, İyileşir mi can yanıkları? Diner mi sabaha kadar süren aşk sancıları? Aşka gidiş ve dönüş tek yön, Tehir edilen sevgi beklemede Zaman katli saatlerle sınırlı İçinden çıkamadığı keşmekeşlik Uzak değil daha dün gibi Ayrılık bulutları her seferinde başında duan duman Bu kaçıncı tövbe? Arkasından kaçıncı çığlık çığlığa susuşlar İflah olmaz bu yürek aklı firar Yine inatla Aşk’ının peşinde, Yine inatla yürek yara içinde… Gamze YAĞMUR 14/07/2013 |