HERDEM AŞKİçimde yükseliyor bir veda sesi Her canlı tadacak bir gün ölümü Azrail konduracak veda busesi Her düşen bir yaprak tadar ölümü Geldiğin kapıya geri dönüş var İnsan tekme atmamalı yüzümüz olsun İnsanda taşınan öyle bir et var Ki, aydınlık saçan lamba gibi olsun Aşkla kurulan köprüler neden yıkılmaz? Hüdâ’nın ülkesine ilticamız var Âlemde bir yolcu herkes seferde Ruhumuzda bizim hubbü’lislam var Hakiki sevgidir Rahmandan insana İnsandan da âleme yansıyan duygu Hayatın ritminde sevgiden kal’a Yaşatan ve yaşayan kalptedir duygu Demiştik ya önce kalbimizde çiçekler Açsın ki davete ihtiyaç olsun Mıknatıs gibi çekse kalbimiz bizim Biriktirsek onları gücümüz olsun Çağrımız önce kendimizedir Ey yolcu gideceksin hangi kapıya? Bilir misin kimdir yâr-ı gar? Ol ki hem kendine yâr mahlûkata yâr Sabır ve şükür arası bu dünya hali Özlemim ötelere gerçek yurduma Kalbine indirme o dünya malı Bir elmada çürürmüş kendi kurduna Yolculuk: Bu dünyada öğretildi bunun değeri Bu fani âlemde hedefe odaklan Bir damla olabildiysen her ana dair Rabbim vaat ediyor buyur konaklan Önden gidenler: Onlar ki hep çölde gül yetiştirdiler Milletin imanını selamette görmek için Cehennemin alevlerinde yanmaya razı Vücudum aşkına yanar, gönlüm gülistan Cennet ten bir bahçeye döner kabristan Yusuf Erdoğan |