ZAMAN KALMADIŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Yıllar önce, bir nineyle uzun uzun sohbet etmiştik.
Bu ninenin, saçları kar gibi beyaz, elleri nasırlı, yüzünde satır satır çizgiler, bakışlarında Sonbahar hüznü vardı. Komşu ilden çalışmak için gelmişlerdi. Çadırlarda yaşıyorlardı. Yaşı yetmiş vardı ama hala tarlada çalışır, amelelik yapardı. Yani yoksuldu, o zamanlar yaşlı maşı fakir yardımı yoktu. Konuştuk onunla hayattan, geçimden, bir ara sordum, eşini nasıl tanıdın, onu sevmiş miydin diye. Nine güldü: “yok be kızım, babam verdiydi. İş, güç ekmek parası derken, ömür tükendi. Bizim sevmeynen ne işimiz olur.” Sonra, sıcacık ve çocuksu bir gülümseme belirdi yüzünde, bunun aksine, gözlerinde derin bir kederin, buğulu ışığı göründü bir an. Bu geçim derdi ile ezilmiş bir kadının bakışlarıydı. Bu eksik gülüştü, bu acı dolu gülüştü. Bu hazana, yoksulluğa teslim oluştu Sosyal güvence diye bir lüksü olmayan bir çok insan gibi, yani bu bakışlar çok insanda vardı. Şimdi hayat standardımız yükseldi. Şimdi aklı başında olan, geçmişi unutmayanlar aklının erdiğince yazıyor, akıllı olun, yokluk yoksulluk sizi hayatınızda bir çok şeyden mahrum eder. Allahtan korkunuz yoksa, kendi geleceğinizi düşünün. Anlayın bölünen bir toplum zayıf düşer, Zayıf düşen toplum yoksullaşır, adaletten uzaklaşır. Vatandan uzaklaşır. Yine Ülkeyi yoksulluğa sürüklemeye çalışmayın. Bakın, gurbetçilerimiz bile bizim yaşantımıza özenir oldu. Yoksulluk kolay şey değil bizim ecdadımız yoksulluk nedeniyle göçtü gurbet ellere. Şimdi isyanlardasınız sonra pişmanlıklarda olacaksınız. Şimdiki destursuz mutlu aşk şiirlerinizin yerini, aşk tanrıçalarına düzdüğünüz yanık dizelerin yerini. Hasretinle yandı gönlüm türküleri, dağlar seni delik delik delerim ağıtları alır. Ben yıllar önce Ninenin sevda üzerine söylediği sözler üzerine yazmıştım bu şiiri, bu günlerde düzenlemeye çalışarak tekrar yazdım. Selam ve Saygılarımla…. Leyla Gülsüren.
Sana, doya doya ağlayamadım
Tükendi gözümde yaşım kalmadı Sevda karasını bağlayamadım Ömrümde ağaran günüm olmadı Dert ile yattım, dert ile kalktım Gün oldu, tatlı canımdan bıktım Ne kahır ettim, ne de kin güttüm Mevlamdan gayrı, duyan olmadı. Vuslat diyarına yol yok dediler Ömrüme cefayı yazıp verdiler Bir okudum, binlerce ezber ettim O da haktan diye, yüküm olmadı. Gayrı bahar gelse, ben yine kışım Bitecek ömürde gözüm kalmadı Kar yağmış dağlara dönse de başım Sevdaya bu demde, zaman kalmadı. |