Dünya - 2Bu dünya neymiş böyle, Neden içi boş? Dönüyor, Ama sallanmıyor, hiç. Yedirip içirip Besleyip büyütüyor. Ama Bizi üstünden Düşürüp atmıyor hiç. Bu sırrı, Bilen varsa söylesin. Yoksa sussun. Yerin kulağı var. Duyarsa, sonra Atar bizi üstünden, Yaşatmaz hiç. *** Yaşamı dert edip, Uğraşmazsan sen onunla O da sana Ne kaygı, ne gam verir. Ne üzer, Ne de acı çektirir. Tercih senin. Nasıl yaşarsan, Git öyle yaşa. İster insan ol, Yaşa, adam gibi. İstersen haydut ol. Açıma kardeşine, masuma Kır, dök devir. Herşeyi… Kur saltanatını Ol dünyanın Tek hâkimi, Yaşa sultan, padişah gibi… *** İnsan olmamışsan! İstersen ol, bir it, Onursuzca, Koş sahibinin peşinde, Bir lokma ekmek için. İstersen, Doyur karnını, Al palazı Ser güneşin altında, Gölge bir yere, Yat üstüne, Salla kuyruğunu, Çıkar itliğin keyfini, Sere serpe. Şayet! Daha sen, Bu koca dünyayı, Aydınlatan güneş, Her gün Doğup batarken, Zaman bir su gibi, Akıp giderken Sen halâ İnsan olup Kazanmamışsan Onurunu. Almamışsan, Özgürlüğün tadını, Git nasıl yaşarsan yaşa. İster yürü, İster sürün yerde… İt değil mi? Adın. Yaşa git öyle… Zaten sonunda, Kimse bakmaz Senin yüzüne… *** İnsanda Yoksa! Akıl, bilgi, Ahlâk, eğitim, izân Kazanmamışsa kişilik, Aranmaz, O, insanda Hakk’a dayalı adalet, Hak, hukuk, vicdan… Yoksa! Yalan dünyanın Belli bir yasası İyiyi, kötüyü tartacak Bir terazisi. Olmaz, İnsan yanında Bir kadri kıymeti Değeri… İşte, o zaman Git, Nasıl yaşarsan yaşa. Sonra Hak verir, Senin hakkını. Tabiki varsa; Hakk’ın Kul için Toprak altında Hak’ca bir yasası… Tartacak terazisi. İşte o zaman Bekleyip sabreden, Mazlum kulun Tartılır mizanda Yaşantısı, Alır zalimden Çektiği onca zulmün ahını, Gözünden akıttığı, Irmak ırmak Onca yaşın acıını… *** Ya yoksa! Hakk’ın Bu dünyada olduğu gibi, Kul için, Toprak altında Soracağı hesabı. Dünyayı tartacak Bir terazisi, Dağıtacak Adaleti, hakkı hukuku… İşte O zaman, Kulun aklı Başına gelse de Yaramaz hiçbir işe. Allah, Demez mi? Kuluna, Verdim Ben sana akıl, Kullansaydın Sen de o zaman Sana verilen aklı… Şimdi sana, Ne faydası var, O zaman, Sana verilen o aklın. Artık Geçti zamanı Boşuna edersin Ah, vah… Ben sana demedim mi? Zavallı, Şimdi, kullan aklını. Bu dünyanın Herşeyi yalan… Gel sen, Ne gülenine, Ne ağlayanına aldan… Ne sevilenine, Ne yerilip, Övüldüğüne aldan… Varsa, Hak’tan yana, Bir şansın, Bir sevgin. İşte o zaman Bir ömür boyu Dövülüp, ağlamadan, Huzur içinde Mutlu Yaşadığına sevin… Yok sa; Bu dünyanın, Ne aşağısı, Ne de yukarısı belli. Yok! Düzü, Bulunmaz başı, ortası, Ya hep iniş, Ya hep dik yokuştur, Önü, arkası… *** Ey gafil..! Kulum... Neden düşünüp, Akletmezsin. Bu yalan dünyaya, Onca gelip gideni… Hiç görmedin mi? Senden önce gelip Ölüp gideni… Neden kapattın Dünyayı göresin diye, Açtığım gözlerini. Şimdiye kadar, Bu yalan dünyaya, Ağlayarak gelipte, Görülmemiş hiç… Gülüp oynayarak, Memnun gideni… Allah için, Hiç mi? Yok. Bu yalan dünyanın, Yorulmadan, Hakca Yaşayıp, Acı çekip Ağlamadan, Gülüp, oynayarak Yaşanacak. Yürünüp, koşulup gidilecek, Düz yeri, Ortası… 12.06.2013 Cahit KARAÇ |