Sen Yağıyordu Gözlerim
Soğuktu içimizde kış
Ben ve Kar altındaki İstanbul’duk üşüyen Ve sen yüregi sevgiseli bakışları sıcak zülüfüm Sen bizi ne çabukta ısıtıverdin gülüşünle ansızın Sen yağıyordu gittiğinde gözlerim Şemsiyesiz çocuk gibi sırıl sıklamım Yüreğim kaldırımlarından izini sildi yağmurlar Yok sayarım endişeyi sen bendeysen Kilitli kapıları yüreğimizin ve huzurlu Kollarındayken uçurtmayım gök/yüzümdeki neşeyle Sevgin gül yüzüme asılı yaprak Zaman umutlarımın katili sanki Oysa ben seni en iyi ilaç sanırdım İlmek ilmek n/akışına işledin dertlerinle hayatı Şimdi dirhemce mi? harcıyorsun zamanı nefesinde Umutlarımdı pi/şen tandırda yüregim alazda ataş yangınlardayım sol yanım ezik hasretlikten olsa gerek beri taraftan çölde gölgene mejnun arayışlarım Sen gittiğinde mi?yağıyordu gözlerim sadece kenger misali savruğum esen yele takılmış vatanım yok sorana nakışı veririm İz diye CAN’ı dergah bilen müridiyim fani bedende peşindeyim sensizlikte biten zamanın akrepi kovalayan yelkovan gibi her gelişimde bir şeyler çalıyorsun benden hır/sızımsın vazgeçemediğim bilerek yüreğimi dav/acılarlar sarmış doktor merhemi y/arama çaresiz nefes alırken cehennemi yaşarım yiterken zamandan ilmiginde k/asıldı bendenim sessizce sol yanıma sızılar azar azar Akrep bu yekovanını kovalamadan durur mu ? Ama korkuyorum Ya yüz yüze kavuşup anlatamzsam acılarımı Ki sevgilerimi zaten biliyorsun zülüfüm Saatleri zamana uyarlamak kimin fikriyse hoş degil ki Ve sen akrep ol zehir sal vücuduma aşk diye Ben ki kovalayıp durayım dar zamanlarda derman diye seni Yalnızlığın koynuna taş diye atılan bendim Sen yağıyordun gözlerime gittiğinde Varlığına müptela oluşuma mı seviniyorsun Yoksa yokluğuna ben mi tahammül edemiyorum zülüfüm |