ANADOLUYağmur damlaları Düştü toprağa Toprağın ne güzel kokusu vardır Söğüt dallarında Minik serçeler Coşkuyla şakıyıp sekişi vardır Ben Anadolu’da doğdum güzelim Horoz sesleri Kumru sesleriyle uyandım sabahları İliklerime kadar ısındım Ağustos sıcağında Ter kapladı Yanağımı döşümü Tarla sürdüm Öküz ile, beygirle Çapa yaptım Ağaç kestim Bostan ektim, tahıl ektim Ekin biçtim orakla Al yazması Mavi renkli başmağı Yüzü güleç Dili tatlı kadınlar Erkeğine omuz olur bir ömür Ayak nasır Eli nasır o kadın Bebesine şevkatini bir görsen Yüzünü acıtmasın diye nasırı Elinin tersiyle Nasıl silerdi bebesinin yüzünü Hele bir bilsen Bizim oraları çakır dikenlik Yırtar elin, ayağını dokunsan Öğle sıcağında Ağaç gölgesi Beş yıldızlı otel olur bizlere Bir kuyu Ya da Bir çeşme görsek Su çarpınca İki avuç yüzlere Okyanusta yüzmüş olur bedenim Yol kıyılarında Sıra selviler Civan perçemin kokusu vardır Şu çamlı bellerden Çıkıp yaylaya Deresi, tepesi, yokuşu vardır Tarhana kokusu Gelir burnuma Her sabah içerim hem de bıkmadan Bulgur pilavıyla Yufka ekmeği Yanında soğanı olmadan yenmez Bağlar filiz yapmış Yaprağı sarma Çakır domatesi del eder beni Yoğurdu, Peyniri O tere yağı Yiyince damaktan gitmiyor tadı Havası, suyuyla Anadolu bu Nasıl özlüyorum güzelim bilsen Sadık DAĞDEVİREN Aşık LÜZUMSUZ |