Çay Buğulu Gözlerin
İnce bir efsanenin bidayeti ellerin.
Zarafet menkıbesi senden alır esini. Coşkunluğunda tavrın bahardaki sellerin. Berrak sular andırır o sımsıcak sesini. Hatıra atlasında çay buğulu gözlerin. Sükunet kervanları yol alır gümüş suya. Kafdağı’nda bir Anka bekler bizi her sabah. Demliğin isindeki süveydaya benzer ah! Efsane kirpiklerin hançer çeker uykuya. Aşkın altın tasında çay buğulu gözlerin. En çok siyah yakışır mevzu Leyla olunca. İpekten dokunuşun bardağı meftun eder. Dem dem seni anlatır çay bardağa dolunca. Sen kaşını çatarsan katre katredir keder. Gecenin hitamında çay buğulu gözlerin. Sabah seninle başlar bu sinede çay faslı. İnce belli gülümser sana duyduğu hazla. Ben her zaman Kerem’im sen değişmeyen Aslı. Çaya kokun karışır bin bir ıtırlı nazla. Tam günün ortasında çay buğulu gözlerin. Ankara, 30.05.2013 İ.K |
Nice nice güzel şiirlere...
Saygılar...