ÖMÜR BİTER, YOL BİTMEZKarabasan misâli çöker üstüme akşam, Kasvet yağmurlarını döker üstüme akşam, Zift gibi, katran gibi akar üstüme akşam; Kurduğum hayâllerden, beni almadan gitmez. Güneş, doğudan doğmaz benim sabahlarımda; Sen doğarsın her sabah hayâl berzahlarımda. Her gün hüznü yaşarım meçhul günahlarımda, Hüzün doluysa zaman; sabah-akşam fark etmez. Her seher, bülbüllerle birlikte ağlar gönül; Bülbülün figânını duymaz oysa hiçbir gül. Öyle bir gönül var ki, dibi ateş, üstü kül; İçin için yanar da, dumanı dışa tütmez. Bu ne zâlim kaderdir, bu ne tükenmez çile? Ne ’hüzün’, ne ’gözyaşı’, getirmez onu dile. İsyan edip, derdimi dökmek istesem bile; Şiirler âciz kalır, ummanlar bile yetmez. Felek, duymazdan gelir duamı, niyazımı, Bir dinleyen çıkmaz hiç, kan ağlayan sazımı. Kader öyle bir yol’a çizmiş alın yazımı; Umut yolun sonunda, ömür biter, yol bitmez... Ünal Beşkese |