YÜREĞİN DİLİ
ne kolaydı değil mi,
gidip de ardına bakmadan umarsızca ve ezilmiş o çiçek üzerinden sekerek dönmek geriye. oysa sen gittiğinde ben ağlamadım; ağlayan, ömrümdü... sen gittin ya yok oldu içimde bir şeyler; belki güven, belki umut... ömür dediğimiz ve göğüslediğimiz her şey birbir dağıldı, yer etti içimde -hani şu meşhur "cam kırıkları"-... şimdi ne geri dönen senin ne de sen gibilerin bakmıyorum gözlerine, inanmıyorum sözlerine... çünküsü yok, açıklama yetmez, yürek dilini bir tek can dost çözer o da yok. sana artık ne verecek yürek ne bir çift söz kaldı... hadi, sus artık, biliyorum elde avuçta bir şey yok... şu koskoca dünyanın hangarında çıt yok.... sadece sen ve ben var gibi sanki... ne dersen de duymaz kulaklarım, yüreğim. bakma gözlerime öyle örterim ben üstünü de, yüreğimin gözyaşını da. SERAP HOCA |
saygılarımla.
cemilmelih.