BİR OLUYORLARDI İŞTE...
gözlerinin çarpışması,
yağmaları için yetti, öylece kalakaldılar, kelimelerin yokluğunda... uhdelerinin tüm yansımalarını, birbirlerinin gözlerinde seyrettiler, aktılar birbirlerinin bedenine, tüm zamanı durdurarak, tüm gerçekleri unutarak, korksalar da, bildirmeden, durmasın istiyorlardı, çağlamaları... Kuruyan çölleri kaybederken bozkırlığını, Mevsimleri bahara tomurcuğa duruyordu, bakışlarının cesaretinde, unutuyorlardı gerçeklerini, sen ben oluyordu, bense sen, bir oluyorlardı işte... zamanın zamansızlığına kızıyorlardı, bildirmeden, kaderlerine küsüyorlardı, biraz daha diyorlardı, bitmesin anın güzelliği.... dışarıdan yaşamın ayak seslerini geliyordu, kopmak ne mümkün, yemyeşil bahardan, bekliyorlardı zaten kaç zamandır, hasretlikleri bitmiyordu, gözlerini yummak gerekse, ölümü çağırıyorlardı, bölünmek ne mümkün bir olmuşken... çağlamaları virane ederken ütopyalarını, gerçeklerine ağlıyorlardı, gözleri buğulanırken, gelecek ayrılığın acısına tutuluyorlardı, birbirine değecek kadar yakınken, bağdat kadar uzak olmalarına anlam veremiyorlardı... Yunus AKKUŞ |