Oyun
Sığınmışken pencere köşesine,
Bir perde aralığına. Tebeşirle parsellenmiş çocuk ellerimle, Taş döşeli sokağımda. “İşte” diyorum “tam şurada”, Gizli yerim saklambaç oyununda. Az ötesi son durağı çocuk ellerimin, Ellerinle buluştuğu nokta. Minik bir kalbin bereketli toprağında, Ufak bir çizik ilerideki sevdalara Ekmek gibi kokar sanırdım güneşi, Bilmezdim ki sebebi olan fırın köşe başında Kapmaya çalışırdım en güzel köşeyi Köşesi olmayan sokak ortasında Gol atıp kaleye geçiyordum kimi zaman En köründen ebe oluyordum kimi zamanda Salça ekmek arkadaşlığını misafir ediyordum Kazınan midemde öğle sıcağında Dizimdeki yaraları gösteriyordum gururla Hep ıskalıyordum mavi bilyeyi En büyük problemimdi Yaşadığı yer bülbülün babaannesinin Bizim sokağımızda yaşamasa da Yorgun çıktığım merdivenleri sanıyordum Saklandığı yer güneşin battığında Kirden yediğim azarlara gülebiliyordum Henüz kirlenmemiş ruhumla Bambaşka oyunlarda olsam da bugün Gözlerim hep perde aralığında… |