Yalnız Kadın Ve Yağmur
Yalnız kadın ve yağmur
Sokağın karanlığında yağmur tanecikleri Küçük çukurlarda sel Terkedilmiş duyguları Bir şemsiye gibi açılmıştı hayata Gökkuşağı vardı çatılarda Ve yüzündeki renkler Bir karanlık odanın hüznü gibiydi Dokunuyordum gözyaşlarına camdan cama Hissetmiyordu beni Aramızda perde ve yağmur buğusu Her gece içtiği sigarayla sevişir Ve atardı bir kenara Kim bilir acısına ortak edermiydi beni Sokulsam usulca bir merhaba desem Tebessüm edermiydi Yoksa acısını alıp Kaybolup gidecek miydi sokaklarda Onu bende daha çok seven biri vardı Yağmur damlalarında yüzünü görmeliydiniz Tıpkı yaramaz bir çocuk gibi Saatlerce ıslanıp deliler gibi sebepsiz gülerdi Yağmur onu benden daha çok seviyordu Bense bu sevgiden Kendime kalan kırıntıları topluyordum Bu böyle devam ederdi her yağmur sonrası Damlardı içime sevgisi Beni sevse bende onu sever miydim acaba Hiç sanmıyorum bozulacaktı büyü Elleri yasak olan Elime ve gözleri gözlerime değecekti belkide Kim bilir sevişecekti benimle belkide Oysa ben ona dokunmaya kıyamazdım Tutamazdım ellerini bakamazdım gözlerine Lanet olsun ben nasıl seviyorum Aşk değil başka bir şeydi bu Yıllar onu gözlerimin önünde Çarpıp kaçan bir arabanın resmini Başka hiç bir şeyle değiştiremedi |