ÖMÜR TÖRPÜSÜ..
zamanın en kuytu yerindeyim
göz, gözü görmez karanlık kul, kulu tanımaz yabani diyarındayım dünyanın yorgun düşmüş fırtınalar sönmüş tüm yanardağlar kurumakta olan akarsular şakımayı unutan kuşlar ve artık... gün ışımaz ufuklar ülkesindeyim yanımdakine uzak uzaktakine yabancı kapımın tam önünde geride bıraktıklarıma hasret gurbeti yaşamaktayım kahrediyor bu sancı çukurda değil henüz neredeyse tam kenarında bedenime yük olan belki ondan yüksünen prangalar bağlı bitkin sağ ayağımda olmayası kış öncesi güz rüzgarlarından sarardı ağaçlarımın örtüsü özgürlük kaleleri misali teslim olmaya ve düşmeye direnen birkaç bitkin yaprağın kitaplar dolusudur var oluş ve hayatta kalma öyküsü sürüp gitmeyecek elbet en güçlü düşmana karşı gösterilen bu amansız direniş hayat inceldiği yerden kopacak ve onlara da uğrayacak cellat benzeri bir ömür törpüsü |