’’Piyanomun sesi gibiydin; Zaman geçtikçe piyanom gibi akorun kaçtı.’’

’’Aldattım seni bu yıldızsız gecede
Senin gibi bakan
Senin gibi kokan
Başka bir çift gözle
Aldattım seni düşlerimde
Hadi git...’’

Geldin...
Sana aşkı anlatmak
Dipsiz bir kuyuya
Çığlık atmak gibiydi

Sevdim...
Çıkarsız ve saftı kalbim
Eğer izin verseydin
Gözümü kırpmadan
Söküp avuçlarına koyardım yüreğimi

Kördüm...
Gözlerin öylesine parlaktı ki
Kapattım gözlerimi
Ve sadece sesine yürüdüm
Beni karanlık ülkenin
Günahkar sokaklarında
Terk edeceğini bilemedim

Sustum...
Suskunların çığlığı akıyor kalemimden
Gözlerimden akan yaşlar
Haykırıyor içimdeki acıyı

Yağmurum...
Fırtına sonrası gökyüzü patlamasıydın
Ve çılgınca yağan bir yağmurdun
Yüreğime kadar sırılsıklam ettin
Kollarımı açıp seni kalbime aldım

Hasretim...
Günler geceye kavuşmuyor yokluğunda
Denizler kayalara vurmuyor
Uykuyu aldılar gözlerimden
Rüyalar gündüzleri gördü
Ve rüyalar gecelere hasret kaldı

Yokluğum...
Yaşanmamış bir aşkı toprağa gömdün
Kafanda sorguladın beni
Gözlerinde yargıladın
Ve ellerinle idam ettin

Katilim...
Dün gece düşlerimi öldürdüm
Kendi cinayetim de bir katilim artık
Ellerim kan revan içinde
Oysa kırmızı bir kalp vermiştim sana
Ben ’’ AŞk’’ dedim
Sen ’’DUR’’ dedin

Yoktun...
Şimdi gittin öyle mi?
Hiç var olmadın ki
Sen aşka(bana) hiç yakışmadın ki
Seni içimdeki varlığında öldürdüm
Ve şimdi yüreğimin elceğinde
Kirinden arınmamış bir yürek asılı..