öyle bir şey
ne bileyim işte, öyle bir şey
yalan gibi, gerçek gibi ayırt edemediğimiz çizgi vardı ya hani biz hep o çizginin üstününde yürürüz bir yanımız deniz bir yanımız hayat. bir yudum alırız plastik şişeden sonra da patlamayana kadar şişeriz ya hani küçlür gözümüzde dağlar küçüldük küçüleceğimiz kadar da çocuk olamadık kıvırcık saçlarımız vardı ya şimdi hep dümdüz yeri gözsterir gözlerimize ayak uçlarımıza takılır gideriz yol hep geriye yürür de bir yere varamayız. sonra çok yorulur uyuruz güneşle beraber bir tül örteriz yüzümüze siyah beyaz gösterir sabaha dek ve sabahla tüm renkler yerine gelir. ne bileyim işte, öyle bir şey yalan gibi gerçek gibi |