Julien
Julien
Küserdi Julien bisiklet yollarına Çamur kerevetinden düşmüştü Yağmurdan sıvışıyordu oysa pedalları ve takıldı ayakları çocukça Üzerdi flamingoları Julien Kuluçka tanrısını ve Rhöne’i O buzun gözyaşları ulu nehri Aslında çokça severdi bu göçer deltasını Eve giden çetrefil patikasını Daha 12 yaşında bacakları Düşerdi Julien bisiklet yollarına Gidona yapışıyordu avuçlarından su Yağmurla savaşıyordu korkusu Yıl 940 – Kışa doğru Şarkı söylüyordu göğsünde Edith oh Embrasse-moi Gamalı haçlar ve Subay kılıçlarının parıltısında Kan güdüyordu rüyasında Julien Ve henüz annesinin ülkesindeyken Bir SS ateşe veriyordu yatağını Ve ıslatmadan uyanamıyordu altını Krakov ceset kokardı Gaz kokardı burnuna cam açıldığında Paris’te bile hatta En kötü rüyasında ise Auschwitz yanardı alev alev Annelerin teni kokardı dumanda bile Julien annesine kokardı. Julien erkek, oğul Ayrılık hep ölüme yol aldı avucunun çizgisinde 940. – Yaz sancısı Todas mis Esperansas Söyle daha derinden Hazan’ın kızı Victoria Söyle işte kayboluyor Julien ve göğsündeki çocuğun rüyası ( Roman Polanski’nin yaşam öyküsünden etkilenerek kaleme alınmıştır ) |